Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2015/16332 E. 2015/16140 K. 09.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/16332
KARAR NO : 2015/16140
KARAR TARİHİ : 09.11.2015

MAHKEMESİ : Bodrum 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 12/02/2013
NUMARASI : 2011/578-2013/57

Dava dilekçesinde, … Mahallesi 441 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
1-Mahkemece, dava konusu taşınmazın arsa niteliğinde olduğu kabul edildiğine göre Kamulaştırma Yasasının kıymet takdiri esaslarını gösteren 11.maddesinin birinci fıkrasının özellikle arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca kamulaştırma gününden önce özel amacı olmayan emsal satışlara göre satış değerinin tespiti ve bedelin tespitinde etkisi olan diğer unsurlarda dikkate alınarak ikinci fıkra gereğince her unsurun gerekçeleri ve değere katkı oranları ayrı ayrı belirlenip dayanakları gösterilmek suretiyle değerlendirilerek kamulaştırma bedelinin saptanması gerekmektedir.
Emsalin kamulaştırılan taşınmazla aynı konumda olması, taşınmaza yakın mesafede bulunması, aynı nitelik ve özellikleri taşıması, benzer yüzölçümünde olması veya kamulaştırmaya yakın günlerde satılmış olması zorunlu değildir. Aynı özellik ve nitelikleri taşıyan başka yerlerde bulunan ve kamulaştırma gününden önce satılmış olan taşınmazlar da emsal alınabilir. Bu emsalin satış fiyatına Türkiye İstatistik Kurumu toptan eşya fiyatları endeksi uygulanmak suretiyle değerlendirme tarihinde oluşan fiyatları bulunduktan sonra dava konusu taşınmazla karşılaştırılıp incelenerek aradaki farklılıklar belirtilip üstün ve eksik yönleri açıklanmalı, bu nitelik ve farklılıkların taşınmazın değerine olan etkilerinin ne olduğu belirtilmeli ve bu suretle yapılacak karşılaştırma ile dava konusu taşınmazın değeri belirlenmelidir.
Emsal kayıtlar tapu müdürlüğünden getirtildikten sonra bunun imar parseli olup olmadığı da sorulup saptanmalıdır. İncelenen emsal imar parseli olup da dava konusu taşınmazın bu nitelikte olmaması halinde, dava konusu taşınmazın yapılacak karşılaştırmadan sonra bulunacak değerinden, İmar Yasasının 18. maddesinin 2. fıkrası gözetilerek, düzenleme ortaklık payına tekabül edecek oranda indirim yapılması gerektiği de dikkate alınmalıdır

2942 sayılı Yasa’nın 4650 sayılı Yasa ile değişik 11. maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi gereği emlak vergi değerlerinin de dava konusu taşınmazın emsalle karşılaştırılmasında göz önünde tutulması gerekir. Buna göre dava konusu taşınmaz ve emsalin emlak vergisine esas tutulan asgari m² değerlerinin ilgili belediye başkanlığından 2011 yılı itibarıyla getirtilerek karşılaştırılması ve değerlendirmeye esas alınan oranlar fahiş ölçüde farklı olduğunda bu farklılık ve çelişkinin giderilmiş olması gerekir.
Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda emsal incelemesi yapılmamış, dava konusu taşınmazla emsal taşınmazların üstün ve eksik yönleri, aralarındaki farklılıklar ve bunların taşınmazın değerine olan etkileri karşılaştırılıp belirtilmemiş, emsalin ve dava konusu taşınmazın İmar Yasası uyarınca düzenleme görüp görmedikleri araştırılmamış ve yine dava konusu taşınmaz ile somut emsalin değerlendirme tarihinde (2011 yılı) bulundukları cadde ve sokak itibariyle belediyece emlak vergisine esas olmak üzere belirlenen asgari m² değerleri sorulup saptanmamış, başka bir taşınmaza ait bilirkişi raporunu ve m² değeri esas alınarak dava konusu taşınmaza 280 TL/m² değer belirleyen bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm kurulmuştur.
Mahkemece, yukarıdaki açıklanan hususlarda eksikler tamamlanarak bilirkişi kurulundan ek rapor alınmadan hüküm kurulması,
2-Davalı idare harçtan muaf olmadığı halde muaf kabul edilerek harç alınmasına yer olmadığına karar verilmiş olması,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 09.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.