Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2014/9343 E. 2014/17533 K. 04.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/9343
KARAR NO : 2014/17533
KARAR TARİHİ : 04.12.2014

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak taşınmaz bedelinin tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın yargı görev yeri nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
Dosyada bulunan fen bilirkişi rapor ve krokisinden; dava konusu 2287 ada 7 parsel sayılı taşınmazın (A1) ile gösterilen 38,10m², (A2) ile gösterilen 2,96 m² olmak üzere toplam 41,06 m² kısmına asfalt yol ve kaldırım yapılmak suretiyle fiilen el atıldığının tespit edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemelerin görevi ve yargı yolu, yasa ile belirlenip kamu düzenine ilişkin bulunduğundan yargılamanın her aşamasında re’sen nazara alınması gerekir. Dava konusu taşınmaza imar planındaki tahsis amacına yönelik bir el atma yok ise de, asfalt yol ve kaldırım yapımı suretiyle fiilen el atılarak malik kullanımının idarece engellendiği, bu durumun idarenin haksız fiili olarak nitelendirileceği, haksız fiilinden kaynaklanan tazminat isteminin ise adli yargı yerinde görülmesi gerektiği gözetilerek; bu parsel ile ilgili davaya devam edilip, el atan idare tespit edildikten sonra, imar planında el atılan kısmın dışındaki bölümün de aynı idarenin hizmet alanı içerisinde kalıp kalmadığı ve proje bütünlüğü bulunup bulunmadığı da değerlendirilerek uygun sonuç doğrultusunda bir karar verilmesi yerine, el atmanın sınırdaki yol yapım sırasında tecviz dahilinde pafta uygulamasından kaynaklandığı, el atmanın imardaki tahsis amacına uygun olmadığı gerekçesiyle davanın yargı görev yeri nedeniyle reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 04.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.