YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/9227
KARAR NO : 2014/11365
KARAR TARİHİ : 24.06.2014
MAHKEMESİ : İstanbul 8. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 11/02/2014
NUMARASI : 2012/477-2014/54
Dava dilekçesinde, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 6.335,15TL’nin davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin emekli olması nedeniyle alması gereken emeklilik yardımının eksik ödendiği iddiasıyla 6.635,15 TL’nin davalı vakıftan tahsili ile aylık maaşının 600 TL’ye çıkarılmasını istemiş mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüyle 5.332,61 TL’nin tahsiline, aylık maaşın ise 01.12.2006 tarihi itibariyle 361,15 TL olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Dosya içindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; dava konusu Şekerbank T.A.Ş. Personeli Munzam Sosyal Güvenlik ve Yardımlaşma Vakfı’nın Ankara 14.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1983/692 E.-1984/61 K. sayılı ilamıyla Türk Medeni Yasası hükümlerine göre kurulan bir yardım vakfı olduğu, davacı İ.. T..’in 1991 yılında emekli olması nedeniyle vakıftan aylık yardım alan bir vakıf üyesi olduğu anlaşılmaktadır.
Dava konusu vakfın senedinin 4.maddesi “vakfın amacının üyelerine sosyal yardım ve ödemeler yapılmak üzere kurulduğu”, Munzam yardımları düzenleyen 31. maddesinde “Vakıf üyelerine ve hak sahiplerine yapılacak yardımların şartları, nitelikleri, süreleri, oran ve miktarları ve bunlardan kimlerin yararlanacaklarının yönetmeliklere göre tespit edileceği, bu yönetmeliklerin yararlananların her türlü yasalarla kazanılmış haklarını saklı tutacak şekilde düzenleneceğini, yönetmeliklerin Vakıf Yönetim Kurulu tarafından kabul edilmesinin şart olduğu, bu madde gereğince sağlanacak munzam sosyal sigorta yardımlarının vakfın mali imkanları ölçüsünde uygulanacağı”; vakıf senedinin bu maddelerine göre çıkartılan Munzam Sosyal Güvenlik Yardımları Yönetmeliğinin 4. maddesi “emekli üyelere munzam aylık ödeneceği”, 6. maddesi “munzam aylığa hak kazanan üyeye yönetim kurulunca belirlenecek gösterge ve Şekerbank T.A.Ş. Personeli Sosyal Sigorta Sandığı Vakfı Statüsünün Ek 17. maddesine göre tespit edilen Ek Gösterge sayılarıyla toplamanın 23.550 katsayı ile çarpımının %60’ı oranında ve aşağıdaki hükümler nazara alınarak munzam aylık hesaplanacağı, hesaplanan bu aylığın asgari aylıktan az olamayacağı” 19. maddesinde ise “yönetmelik esaslarına göre yapılacak yardımların tespit edilmesi, artırılmasının ekonomik şartlara ve vakfın
aktüaryel durumuna göre vakıf yönetim kurulunun kararı ve Banka Genel Müdürlüğünün onayı ile yapılacağı” hususları düzenlenmiştir. Vakıf hukukunda aslolan yürürlükte bulunan vakıf senedi ile buna göre yapılan düzenlemelerin tüm üyelerine doğru ve eşit biçimde uygulanması olup taraflar arasındaki uyuşmazlık davalı vakfın üyelerine ödeyeceği aylık maaş tutarlarının tespiti ile bu maaşlara herhangi bir artış oranının uygulanıp uygulanmayacağına ilişkindir.
Bu durumda mahkemece yapılacak iş; vakıf ve aktüaryel uzmanlarının bulunduğu yeni bir bilirkişi kurulu oluşturularak öncelikle 2001 ve 2007 yılları için yönetim kurulunca belirlenmiş asgari aylık cetvelleri ve ilginin vakıf dosyası dosya içine getirtilerek, davacının Şekerbank T.A.Ş. Personeli Sosyal Sigorta Sandığı Vakfı Statüsünün Ek 17. maddesine göre ek göstergesinin ne olduğunun belirlenerek dava konusu olan 31.12.2001-01.12.2006 tarihleri için 31.03.2005’e kadar eski, bu tarihten sonra ise yeni çıkartılan Munzam Sosyal Güvenlik Yardımları Yönetmeliğinin yukarıda ayrıntıları yazılı 6. ve 19. maddeleri uygulanmak suretiyle ödenmesi gereken aylık yardımların yöntemince tespit edilmesinden sonra, kendisine ödenen aylık yardımının mahsubuyla kalan bir miktar varsa buna hükmedilmesi gerekirken, bir özel hukuk tüzel kişisi olan dava konusu vakfın mevzuatında bulunmadığı ve üyeler arasında da eşitsizlik oluşturacak şekilde aylık yardımlara TÜFE oranlarında faiz uygulamak suretiyle değerlendirmede bulunan bilirkişi raporuna göre karar verilmesi ve bundan ayrı davacı tarafın aylık maaşının ne kadar olduğuna dair tespit isteminin mahkemece verilen ilk kararda reddedilmiş olup aleyhe temyiz bulunmaması nedeniyle kazanılmış hak ilkesine aykırı olacak şekilde bu konuda yeniden bir hüküm tesis edilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.