Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2014/9040 E. 2014/14481 K. 20.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/9040
KARAR NO : 2014/14481
KARAR TARİHİ : 20.10.2014

MAHKEMESİ : Kahramanmaraş 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 06/12/2013
NUMARASI : 2013/280-2013/696

Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
1-2942 Sayılı Yasanın 4650 sayılı Yasayla değişik 15. maddesinin son fıkrası uyarınca bilirkişilerce yapılan değer tespitinde, idarece belgelerin mahkemeye verildiği gün (dava tarihi) esas tutulur. Buna göre tarım arazisi olan dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihindeki (2013 yılı) mevki ve şartlarına (sulu arazi niteliğine) göre ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelirinin tespitinde, münavebeye alınacak ürünlerin 2013 yılına ait dekar başına asgari ve azami verimi ve üretim giderleri ile kg başına toptan satış fiyatlarının esas alınması gerekir. Kural böyle iken, 2012 yılına ilişkin resmi verilere göre bedel tespiti,
Mahkemece bilirkişi raporunda münavebeye alınan buğday, saman, 2.ürün mısır, pamuk ve kırmızı biberin 2013 yılında dekar başına asgari ve azami verimini, satış fiyatını ve üretim giderlerini gösteren veri listesindeki verilere göre bilirkişi kurulundan ek rapor alınmalı oluşacak sonuç doğrultusunda hüküm kurulmalıdır.
Kabule göre de;
2-Yargıtay uygulamalarına göre, dikkate alınması gereken özel bir neden veya yanlış bulunmadığı takdirde ciddi istatistiki bilgilere dayandığı bilinen gıda, tarım ve hayvancılık müdürlüğü ortalama verilerinin (dekar başına verim, üretim gideri ve toptan satış fiyatı) değerlendirmeye esas alınması gerekir. Şu kadar ki, üretim giderlerinin içerisine tarla kirası, masrafların faiz karşılığı ve genel idari giderler dahil edilmemelidir.
Somut olayda ise, bilirkişi raporunda, resmi veri listesindeki üretim giderlerini oluşturan unsurlar arasında yer alan masrafların faiz karşılığı, genel idari giderler ve arazi kirası düşülmeden hesaplama yapılmıştır. Böylece, üretim giderlerini yüksek almak suretiyle taşınmazın net gelirini düşük bulan bilirkişi kurulu raporunun hükme esas alınması,
3-Kamulaştırma Yasasının (4650 Sayılı Yasa ile değişik) 25. maddesinin son fıkrası hükmüne göre, kamulaştırılan taşınmaz malın idare adına tesciline kadar mal sahibinin bu yerde ekim yapmak ve ürün kaldırmak hakkı vardır. Ancak Yasanın 20. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, kamulaştırılan taşınmaz üzerindeki ürünün bedeline hükmedilebilmesi için bu yere idarece fiilen el konulup hasattan önce arazinin boşaltılması yüzünden mal sahibinin ürününü kaldıramamış bulunması gerekir. Somut olayda dava konusu araziye mal sahibi tarafından tescil kararından önce ekildiği anlaşılan yonca ürününe idarenin taşınmaza el koyması ya da başka bir biçimde buranın boşaltılması yüzünden hasat sonu beklenmeden elatıldığı açıkça belirlenmediği ve bu yolda herhangi bir kanıt da dosya içinde mevcut bulunmadığına göre taşınmazın kamulaştırma bedelinden başka ayrıca üzerindeki ürün bedeline de hükmedilmiş olması,
Ayrıca;
4-Mahkemece tespit edilen ve davalı adına yatırtılan kamulaştırma bedelinin hükümle birlikte davalıya ödenmesine karar verildiğine göre dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihten, karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerekirken faizin bitiş tarihinin paranın bankaya yatırıldığı tarih olarak gösterilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 20.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.