YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7634
KARAR NO : 2014/15587
KARAR TARİHİ : 06.11.2014
MAHKEMESİ : Yumurtalık Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 17/01/2014
NUMARASI : 2011/314-2014/16
Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak taşınmaz bedeli ile ecrimisilin tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
1-Kamulaştırmasız el atma davalarında da uygulanan Kamulaştırma Yasası’nın kıymet takdiri esaslarını düzenleyen 11.maddesinin (f) bendi uyarınca arazilere kamulaştırma tarihindeki mevkii ve şartlarına göre olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri esas alınarak değeri belirlenir.
Somut olayda hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda dava konusu taşınmazın sulu tarım arazisi olduğu belirtilerek ilk yıl buğday, 2. ürün mısır, ikinci yıl ise 1.ürün mısır münavebeye alınarak dava konusu taşınmazın değeri belirlenmiştir.
Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre, iklim şartları dikkate alındığında dava konusu taşınmazın bulunduğu yörede iki yılda üç ürün münavebeye alınması suretiyle değerlendirme yapılması yerinde ise de; yörede ekimi mutad başkaca ürünler de bulunduğundan dava konusu taşınmazın değerinin belirlenmesinde sulama ve tarım şekline uygun değişik ürünler münavebeye alınarak bedel tesbit edilmesi gerekirken, mahkemece mısırı iki kez değerlendirmeye alarak bedel belirleyen bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm kurulması,
2-Davalı idarenin harçtan muaf olduğu düşünülmeksizin davacı aleyhine maktu harca hükmedilmesi,
3-11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun değiştirilen Geçici 6. maddesinin 7 ve 13. fıkralarında getirilen “Bu madde kapsamında açılan davalarda mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespiti davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir.” ve “…. bu fıkra kapsamında kalan taşınmazlar hakkında açılan ve kesinleşmeyen davalarda da uygulanır.” düzenlemeleri karşısında vekalet ücretinin maktu olarak belirlenmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 06.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.