YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7133
KARAR NO : 2014/9281
KARAR TARİHİ : 27.05.2014
MAHKEMESİ : Mut Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 31/12/2013
NUMARASI : 2013/63-2013/912
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dava dilekçesinde, dava konusu M. İlçesi E. Köyü … ada … parsel sayılı taşınmazın 793,51 m² kısmının yol inşaatı ve emniyet sahası tesis etmek amacıyla kamulaştırıldığını, mahkemece bedelinin tespiti ile davalıya ödenmesine tapusunun iptali ile adlarına yol olarak tescili ve terkinine karar verilmesini istemiş, mahkemece yapılan yargılama sonucu alınan bilirkişi raporuna göre taşınmazın değeri tespit edilmiş, 02.12.2013 tarihli celsede tespit edilen 1.666,37 TL fark bedelinin iki haftalık kesin süre içerisinde Ziraat Bankasına depo edilmesine karar verilmiş, 20.12.2013 tarihli celsede de bu bedelin bankaya bloke edilmemesi üzerine bu kez yedi günlük kesin süre verilerek bankaya yatırılması istenmiş, 31.12.2013 tarihli celsede paranın bankaya bloke edilmemesi üzerine mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Kamulaştırma Kanunu’nun 10. maddesinin 8.fıkrasında “hakim kamulaştırma bedeli olarak tespit edilen miktarın peşin veya nakit olarak veya Kamulaştırma Kanunu’nun 3. maddesinin 2.fıkrasına göre yapılmış ise ilk taksitini peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, hak sahibi tespit edilememiş ise ileride ortaya çıkacak hak sahibine verilmek üzere 10.maddeye göre mahkemece yapılacak davetiye ve ilanda belirtilen bankaya yatırılması ve yatırıldığına dair makbuzun ibraz edilmesi için idareye onbeş gün süre verilir, gereken hallerde bu süre bir defaya mahsus olmak üzere mahkemece uzatılabilir.” demektedir. Buna göre yasanın belirttiği bu hüküm doğrultusunda bedelin bankaya bloke edilmesi için onbeş günden az süre verilemeyeceği anlaşılmaktadır.Yargıtay uygulamalarına göre ikinci sürede “bu bir defaya mahsus olmak üzere mahkemece uzatılabilir” hükmü gereğince ilk süreden az olamaz.
Buna göre yukarıda açıklanan süre koşullarına uyulmadan, mahkemece verilen sürede kamulaştırma bedelinin depo edilmediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 27.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.