YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7104
KARAR NO : 2014/10765
KARAR TARİHİ : 17.06.2014
MAHKEMESİ : Selçuk Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 06/11/2013
NUMARASI : 2012/284-2013/283
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davada Kamulaştırma Yasasının 4650 sayılı Yasayla değişik hükümlerine dayalı olarak kamulaştırma bedelinin mahkemece tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiş, mahkemece tapu maliki S.Ç.ın dava devam ederken öldüğü, davacı vekili olduğunu söyleyen Av..’ye usulüne uygun vekaletnameyi ve S. Ç.’ın veraset ilamını dosyaya ibraz etmesi için kesin süre verildiği, bu süre içinde S. Ç.ın veraset ilamını ve vekaletnameyi dosyaya ibraz etmediği, mirasçılarını davaya dahil etmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
2942 sayılı Kamulaştırma Yasasının 4650 sayılı Yasayla değişik 14.maddesinin beşinci fıkrasında, idare tarafından bu Kanun hükümlerine göre tespit olunan malike ve zilyede karşı açılan davaların görülmesi sırasında, taşınmaz malın gerçek malikinin başka bir şahıs olduğu anlaşıldığı takdirde davaya bu gerçek malik, tapu malikinin daha önce öldüğü sabit olursa mirasçıları da dahil edilmek suretiyle devam edileceği hükmüne yer verilmiştir.
Dosya içindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde; dava konusu . parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istemiyle tapu maliki olan S.. Ç.. adına dava açıldığı, ancak S.. Ç..’ın dava açılmadan çok önce 09.10.1998 tarihinde öldüğü, mirasçılarının usulüne uygun olarak davaya dahil edildiği, mirasçılara gerekli tebligatların yapıldığı ve dahili davalı olarak mirasçıların 15.05.2013 tarihli duruşmada beyanlarının alındığı, yine her ne kadar davacı T.. T.. vekili olduğunu söyleyen Av.Z. İ. tarafından verilen süre içerisinde vekaletname ibraz edilmemiş ise de, son iki celse davacı T.. T.. vekili olduğunu söyleyen Av.Z. İ. tarafından duruşmaların takip edildiği, davacı T.. T..’ın dava açılırken ve yargılamanın devamında usulüne uygun vekaletname ile Av. .tarafından temsil ettirmiş olduğu anlaşılmıştır. Buna göre mahkemece işin esasına girilerek tüm deliller toplanıp oluşacak sonuç doğrultusunda bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.