YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6888
KARAR NO : 2014/8869
KARAR TARİHİ : 13.05.2014
MAHKEMESİ : Kozan 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 14/03/2013
NUMARASI : 2012/428-2013/180
Davanamede, A.. B..’ın 1924 tarihli mükerrer ölüm kaydının iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı nüfus müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Nüfus Müdürlüğü’nün ihbarı üzerine düzenlenen davanamede A.. B..’ın 1924 ve 1976 olmak üzere iki ayrı ölüm tarihi olduğu, adı geçenin 1929 ila 1945 doğumlu çocuklarının bulunduğu gözönüne alınarak 1924 tarihli ölüm kaydının iptali istenilmiştir. Mahkemece 1924 ölüm yılı ile ilgili herhangi bir tutanak ve kaydın bulunmadığı, nüfus kaydının beyanlar hanesindeki bu kaydın nüfus memuru tarafından düzenlenen şerhten ibaret olduğu, bu hususun nüfus kaydı olmaması nedeni ile beyanlar hanesindeki şerhin ya da yazım hatasının memur tarafından her zaman düzeltilmesinin mümkün olduğu gerekçesi ile karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Dava, mükerrer ölüm kaydının iptali istemine ilişkindir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden, … TC. nolu A.. B..’ın eşi Yusuf hanesinde, 7 ve 5. birey sıra numarasında (BSN) olmak üzere mükerrer kayıtlı olduğu, 7. sıradaki kaydında 14.02.1976 tarihli, 5. sıradaki kaydında ise 1340 tarihli ölüm kaydının bulunduğu, A.. B..’ın 1929 ila 1945 doğumlu çocuklarının olduğu anlaşılmaktadır. Kayıtlardaki bu çelişki nedeni ile Kozan Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 27.05.2009 günlü 2009/4 sayılı davanamesi ile 1924 tarihinde tescil edilen ölüm olayının ve mükerrer olayın kaldırılması talep edilmiş, Kozan 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2009/186-465 sayılı kararı ile A.. B..’ın BSN 5’te kayıtlı nüfus kaydının iptaline karar verilmiştir. Kesinleşen bu karar üzerine nüfus idaresince kayıt iptal edilmiş, ancak mükerrer olan ölüm tarihi BSN 7’deki nüfus kaydının düşünceler bölümüne şerh verilmiştir. Bir kişinin iki ayrı ölüm kaydı olamayacağından bu kez mükerrer ölüm kaydının iptali için 09.10.2012 tarihinde bu dava açılmıştır.
5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 40. maddesinde “usulüne uygun düzenlenmemiş bir belgeye dayanılarak tesis edilmiş nüfus kayıtları genel müdürlüğün ya da nüfus müdürlüklerinin göstereceği lüzum üzerine mahkemece verilecek kararla iptal edilir. Nüfus kütüğüne düşülmüş olan şerh ve açıklamaların iptal edilmesi de aynı usule tabidir.” Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 75. maddesinin 1 nolu bendinde ise “aile kütüğündeki nüfus kaydına tescil edilmiş olan ölüm kaydı, mahkeme kararı ile kaldırılır.” hükmü karşısında mahkemece gerekli kanıtlar toplanıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile mükerrer kaydın kaldırılması yönünde karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 13.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.