Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2014/6502 E. 2014/9992 K. 09.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6502
KARAR NO : 2014/9992
KARAR TARİHİ : 09.06.2014

MAHKEMESİ : Kemalpaşa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 23/10/2013
NUMARASI : 2012/81-2013/379

Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Mahkemece bozmaya uyulmuş ise de gereği tam olarak yerine getirilmemiştir.
Şöyle ki;
Dairenin 05.12.2011 tarih ve 2011/11097-2011/12336 sayılı bozma ilamında; dava konusu taşınmaz ve .parsel numaralı somut emsalin vergi değerlerine göre, dava konusu taşınmazın en fazla emsal ile aynı değerde olduğunun tespiti gerektiği, ancak vergi değerlerine ters düşecek şekilde dava konusu taşınmazın emsalden değerli kabul edilmesinin doğru olmadığı, yeniden bilirkişi kurulundan bu ilkeye uygun olarak gerekirse yeni emsaller inceleyerek ek rapor alınması gerektiği açıklanmıştır.
Mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince, yerinde yapılan inceleme sonucu alınan yeni bilirkişi kurulu raporunda, bozmadaki bu hususlara rağmen yine aynı somut emsal ve değerlendirme usulü ile dava konusu taşınmaz somut emsalden 2,5 kat değerli kabul edilerek aynı m² değerine ulaşılmış ve mahkemece de bu rapora dayalı olarak hüküm kurulmuştur.
Hakim, bozmaya uyduğuna göre bozma gereklerini yerine getirmek zorundadır ve bozma ilamının gereğinin yapılıp yapılmadığını denetlemek ve kendisinin uyduğu hususlara aykırı değerlendirme yapılması halinde bilirkişi kurulundan bozma esaslarına uygun rapor düzenlemelerini istemekle görevlidir. Bozma kararlarına karşı direnme hak ve yetkisinin salt mahkemeye ait olduğu gözetilmeden mahkemece bozma gereklerini yerine getirmeyen bu bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 09.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.