Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2014/6109 E. 2014/15911 K. 11.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6109
KARAR NO : 2014/15911
KARAR TARİHİ : 11.11.2014

MAHKEMESİ : Alanya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 24/12/2013
NUMARASI : 2011/124-2013/672

Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün temyiz incelemesi taraf vekillerince, incelemenin duruşmalı olarak yapılması ise davalı tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz edenlerden davacı vekili Av.Y. E. P. geldi. Davalı adına gelen olmadı. Gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
1-Aynı kamulaştırma kapsamında aynı değerlendirme (2008 ) tarihi itibariyle dava konusu taşınmazla aynı köyde bulunan bir kısım taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespit ve tescil davalarının Dairemizde daha önce yapılan temyiz incelemesinde (Alanya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2008/588 E 2012/634 K sayılı dosyası – Dairenin E 2013/13681- K2013/13832) bilirkişi raporlarında sulu taşınmazda münavebeye buğday, saman, fasulye (2.ürün), domates, kabak, marul (2.ürün) alınmasına ve kamulaştırma bedelinin tespit edilmesine karşın bu dosyada dava konusu 475 parsel sayılı taşınmazda münavebe planı değiştirilerek domates, taze fasulye (2.ürün), patlıcan, kabak, karnabaharın (2.ürün) münavebeye alınmasıyla kamulaştırma bedelinin daha yüksek tespit edilmiş olması,
2-Dairenin bozma kararından önce hükme esas alınan 04.05.2009 tarihli bilirkişi kurulu raporunda dava konusu taşınmazın tespit edilen m² değerine %10 objektif artış uygulanmış, bozma ilamında bu hususta herhangi bir bozma nedeni belirtilmemiştir. Mahkemece bozmaya uyulduğuna göre bozma gerekleri yerine getirilmeli, bu bağlamda bozma kapsamı dışına çıkılmamalı ve bozmaya konu edilmeyerek davacı yararına oluşan usuli kazanılmış haklar gözönünde bulundurulmalıdır. Bu nedenle bozma sonrası hükme esas alınan 22.05.2012 tarihli raporda %20 oranında objektif artış uygulanmak suretiyle bulunan m² değeri üzerinden kamulaştırma bedelinin hesaplanması,
3-Bilirkişi kurulunca değerlendirmeye alınan dava konusu taşınmaz üzerindeki ağaçların yaş ve cinsleri itibariyle 2008 yılı rayiç değerlerini gösterir listenin gıda, tarım ve hayvancılık ilçe müdürlüğünden getirtilerek bilirkişi raporunun denetlenmemiş olması,
Kabule göre de;
4-Kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın idare adına tescil davasının bu niteliğine göre kendisini vekille temsil ettirmiş olan davacı idare yararına karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemiş olması,
5-Mahkemenin ilk kararında tespit edilip idarece davalı adına bankaya yatırılan bedel ile bozmadan sonra saptanıp hüküm altına alınan bedel arasındaki farkın (idarece fazladan yatırılmış olan paranın) davalı tarafça bankadan çekilmesine kadar varsa işlemiş olan mevduat faizi ile birlikte davacı idareye ödenmesine karar verilmesi gerekirken, kamulaştırma bedeli ile işletilecek yasal faizin mahsubu ile bakiye kısmın davalıdan alınarak davacının kamulaştırma bedelini bankadan aldığı günden itibaren işletilecek yasal faizi ile davacı idareye iadesine karar verilmiş olması,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı yararına takdir edilen 1.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.