Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2014/5485 E. 2014/7847 K. 28.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5485
KARAR NO : 2014/7847
KARAR TARİHİ : 28.04.2014

Davacı E.. B.. ile davalı Bursa B.. B.. aralarındaki kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak taşınmaz bedelinin tahsili davasına dair Bursa 4. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 02.11.2012 günlü ve 2012/75-2012/599 sayılı hükmün bozulması hakkında Dairece verilen 30.04.2013 günlü ve 2013/4378-2013/7151 sayılı ilama karşı taraf vekillerince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Bu isteklerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı ve davalı vekillerinin karar düzeltme dilekçesi ile eklerinin ve tüm dosya kapsamının yeniden incelenmesi sonucunda,
11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun değiştirilen Geçici 6. madde ve 25.02.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6111 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Yasaya eklenen Geçici 2. maddede; Kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması sebebiyle, mülkiyet hakkından doğan taleplere ilişkin düzenlemeler getirilmiştir.
Yukarıda belirtilen Geçici 6. madde uyarınca; malik olan kişilerin taşınmazlarına fiilen el konulması nedeniyle isteklerini belirterek (nakdi ödeme, idareye ait taşınmazın trampası, idareye ait taşınmaz üzerinde sınırlı ayni hak tanınması veya imar mevzuatı çerçevesinde başka bir yerde imar hakkı kullandırılması) öncelikle idare ile uzlaşma yoluna başvurması 1. fıkrasında dava şartı olarak kabul edilmiş, yasanın yürürlüğe girdiği tarihte henüz kesinleşmeyen davalarla ilgili ise 10. fıkrasında uzlaşma yoluna gitmeyi isteyip istemediklerini maddenin yürürlüğe girmesinden itibaren üç ay içinde idareye ve mahkemeye verecekleri dilekçeler ile bildirebilecekleri, uzlaşma talebi üzerine, uzlaşma görüşmelerinin neticesine kadar davanın bekletileceği, uzlaşılamaması hâlinde, uzlaşmazlık tutanağının mahkemeye sunulmasından sonra davaya devam edileceği öngörülmüştür.
Dava konusu somut olay incelendiğinde, kamulaştırmasız el atma nedeni ile tazminat davasının yukarıda açıklanan yasa maddesinin yürürlüğe girmesinden önce 25.01.2012 tarihinde açıldığı ve dava tarihi itibariyle uzlaşmaya başvurulduktan sonra dava açılmasını dava şartı sayan ve yukarıda açıklanan yasa maddesinin yürürlükte olmadığı ve yasanın yürürlüğe girdiği tarihte derdest olan davalarla ilgili olarak uzlaşma yoluna başvurulması isteğe bağlı olduğundan ve yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 3 ay içinde kullanılacak bu hakka ilişkin
sürenin geçtiği de dikkate alındığında; Dairemizce uzlaşma yoluna gitmek üzere ilgili idareye başvuru şartı yerine getirilmeden dava açılması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi yönünde yapılan bozma kararının, bozma kararından sonra yürürlüğe giren yukarıda açıklaması yapılan yasal düzenleme karşısında kaldırılması gerektiği, ancak harç ve vekalet ücretinde yapılan yasal düzenleme gözetilerek hükmün bu nedenle düzeltilerek onanması gerektiği bu kez yapılan incelemeden anlaşıldığından, taraf vekillerinin karar düzeltme istemlerinin kabulüne, Dairemizin 30.04.2013 gün ve 2013/4378-7151 sayılı bozma kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra dosyadaki tüm bilgi ve belgelerin incelenmesi sonucunda;
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun değiştirilen Geçici 6. maddesinin 7 ve 13. fıkralarında “Bu madde kapsamında açılan davalarda mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespiti davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir” ve “Bu fıkra hükmü, bu fıkra kapsamında kalan taşınmazlar hakkında açılan ve kesinleşmeyen davalarda da uygulanır.” hükmü getirildiğinden davacı lehine maktu vekalet ücreti takdir edilmesi ve maktu harca hükmedilmesi gerektiğinden ve bu durumun düzeltilmesi de yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 4 numaralı bendinin hükümden çıkartılarak yerine “Alınması gerekli 21,15 TL maktu karar ve ilam harcının peşin yatırılan 29.433,50 TL harçtan mahsubu ile bakiye 29.412,35 TL’nin talep halinde yatırana iadesine” ibaresinin yazılması, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 5 numaralı bendindeki “71.279,93 TL” ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine “1.200 TL maktu” ibaresinin yazılması, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 6 numaralı bendindeki “148,50 TL peşin harcın tamamı ile 29.285,00 TL ıslah harcı” ibaresi ile “30.359,30 TL” rakamının hükümden çıkartılarak yerlerine sırasıyla “21,15 TL peşin harç” ibaresi ve “1.116,6 TL” rakamı yazılmak suretiyle, 6100 sayılı HMK.ya 6217 sayılı Kanunla eklenen Geçici 3. madde gözetilerek HUMK.nun 438. maddesi uyarınca hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, karar düzeltme harçlarının istek halinde düzeltme isteyenlere iadesine, 28.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.