YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3855
KARAR NO : 2014/6337
KARAR TARİHİ : 07.04.2014
MAHKEMESİ : İzmir 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 06/03/2013
NUMARASI : 2011/206-2013/102
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme sonucu alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli değildir.
Şöyle ki;
1-Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda somut emsal olarak kabul edilen 316 ada 309 parsel numaralı taşınmazın 30.03.2004 tarihli satışı esas alınarak değerlendirme yapılmış ve bu parsel ile dava konusu taşınmazın özellikleri karşılaştırılmak suretiyle dava konusu taşınmaza değer takdir edilmiş ise de, geri çevirme kararı üzerine dosyaya getirtilen tapu müdürlüğü cevabi yazısından; emsal taşınmazın değerlendirmeye esas alınan 30.03.2004 tarihli bir satışının olmadığı ve bu taşınmazın dava konusu taşınmazın değerinin tespitinde geçerli bir emsal olamayacağı anlaşıldığından mahkemece tarafların bildireceği ya da re’sen bulunacak emsal taşınmazlara ait tapu kayıtları getirtilip bilirkişi kurulundan bu emsallere göre inceleme yapan ek rapor alınması gerektiğinin düşünülmemesi,
2-Kabule göre ise;
Bilirkişi kurulunca somut emsal olarak alınan 309 parselin, dava konusu taşınmaz ile karşılaştırılması sonucunda, dava konusu taşınmazın emsal olarak incelenen taşınmazdan daha değerli olduğu kabul edilmiş ise de, 2942 Sayılı Yasanın 11. maddesinin (d) bendi gereğince emlak vergi değerlerinin de dava konusu taşınmaz ile emsalin karşılaştırılmasında göz önünde tutulması gerektiğinden, dava konusu taşınmazın ve emsalin emlak vergisine esas tutulan asgari m² değerlerinin oranı ile bilirkişi raporunda değerlendirmeye esas alınan oran birbirinden fahiş ölçüde farklı olduğunda bu farklılık ve çelişki giderilmelidir. Dosyadaki kayıtlara göre, dava konusu taşınmazın emlak vergisine esas asgari m² değeri 58 TL olup, emsal alınan taşınmazın asgari m² değeri ise 130,85 TL’dir. Emlak vergi değerleri, emsal taşınmazın, dava konusu taşınmazdan daha değerli olduğunu göstermektedir. Buna göre, dava konusu taşınmazın en fazla emsal ile eşdeğer olduğunun tespiti gerekirken dava konusu taşınmazın, emsal taşınmazdan daha değerli olduğu kabul edilerek vergi değerlerine ters düşecek şekilde yeterli, inandırıcı ve somut gerekçelere de dayandırılmayan rapor alınarak hüküm kurulması,
3-Dava konusu taşınmaz 107 m² olup 42,30 m²’si kamulaştırılmış geriye kalan 64,61 m²’nin yararlanmaya elverişli bir durumda olup olmadığı hususunda bilirkişi raporunda hiçbir açıklama bulunmadığı ve bu hususta ek rapor alınmadığı halde mahkemece bu kısmın da kamulaştırılması gerektiğinin kabulü ile bedeline hükmedilmiş olması,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.