YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3548
KARAR NO : 2014/13178
KARAR TARİHİ : 23.09.2014
MAHKEMESİ : İstanbul 16. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 14/05/2013
NUMARASI : 2012/420-2013/317
Dava dilekçesinde, galleye müstehak vakıf evladı olduğunun tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Vakıftan galle fazlasının alınabilmesi için öncelikle vakfeden ile kan bağının ispatlanması sonra da bu hususta vakfiyede öngörülen şartların gerçekleşmesi gerekir.
Dosyada bulunan nüfus kayıtları ile diğer belge ve bilgilere göre; davacıların dava konusu vakıfların vakıf evladı ve Nevşehirli Damat İbrahim Paşa Vakfı’nın ise galle fazlasına müstahak vakıf evladı oldukları yolundaki mahkemenin tespitinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Ancak;
Dosya içindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; dava konusu Nevşehirli Damat İbrahim P..kızı Fatma Hanım, Nevşehirli Damat İbrahim Paşa kızı Aişe Hanım ve Abdullah kızı İbrahim P.. karısı Hacce R.. H.. Vakıflarının her birinin ayrı bir tüzel kişiliğe sahip olup mazbut vakıf statüsüne alındıkları, bu vakıfların her birine ait olmak üzere 1 Gurrei Receb 1143, 11 Şevval 1172, 9 Safer 1157, Gurrei Cemaziyelevvel 1179 Hicri tarihli asıl vakfiyeleri ile bunlara ait çok sayıda zeyl vakfiyelerin olduğu, asıl ve zeyl vakfiyelerde galle fazlasının evlada verilmesi ile ilgili olarak ayrı ve özel düzenlemelerin bulunduğu, örneğin 9 Safer 1157 Hicri (1744 M.) tarihli vakfiyede galle fazlasının kız erkek ayrımı yapılmadan batın şartı (ön batında sağ vakıf evladı varken sonraki batında olan evladın galle alamaması kuralı) ile evlada bırakıldığı, bir kısım vakfiyelerde ise galle fazlasının evlada bırakılması yönünde bir düzenleme getirilmediği anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece; dava konusu vakıflardan galle alan evlat listesi ve dayanakları evrakın Vakıflar Genel Müdürlüğü’nden, davacılara ait gidebildiği kadar üst soylarını gösterir nüfus kayıtlarının ilgili nüfus müdürlüğünden getirtilip, yukarıda açıklandığı şekilde galle konusunda her bir vakıf ve vakfiye şartlarının ayrı ayrı olmak üzere uzman bilirkişiye incelettirilerek oluşacak sonuç doğrultusunda bir karar verilmesi yerine eksik araştırmaya dayalı olarak davanın kabulü doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 23.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.