Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2014/3110 E. 2014/12772 K. 16.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3110
KARAR NO : 2014/12772
KARAR TARİHİ : 16.09.2014

MAHKEMESİ : Denizli 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 20/06/2013
NUMARASI : 2011/83-2013/233

Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak el atmanın önlenmesi, üzerindeki tesisin kal’i ve ecrimisilin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme ile alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli değildir.
Şöyle ki;
1-Dava konusu taşınmazlara kamulaştırmasız el atıldığı anlaşılmıştır. Öncelikle el atılan taşınmazların niteliği belirlenerek zemin değeri hesaplanmalıdır. Zemin değeri eski hale getirme bedelinden veya kal’i istenmişse oluşacak zarardan az ise zemin bedelinin davacıya ödenmesine ve el atılan bölümün tapusunun iptali ile niteliğine göre idare adına tescil veya yol olarak terkinine karar verilmesi, zemin değerinin fazla çıkması halinde ise davalı idarenin taşınmaza el atmasının önlenmesine ve hesaplanan eski hale getirme bedelinin de davalı idareden tahsiline veya taşınmaz üzerindeki tesislerin kal’ine karar verilmesi gerekir. Dava konusu taşınmazlarla ilgili bu ilkeler uyarınca araştırma yapılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
2-Dava konusu taşınmazın değerinin, Kamulaştırma Yasası’nın 11.maddesi esaslarına göre dava tarihinden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre satış değeri esas alınarak tespit edilmesi gerekir. Bilirkişi raporunda emsal alınarak incelenen taşınmazların satış bedellerinin tapu kaydında düşük gösterildiği, gerçek değerlerinin 2 katı olduğu belirtilerek bunun üzerinden değerlendirme yapılmıştır. Bu şekilde uygun olmayan emsallere göre değerlendirme yapılan bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulması,
3-Kamulaştırma Yasası 11.maddesinde yer alan “Taşınmaz malın değerinin tespitinde, kamulaştırmayı gerektiren imar ve hizmet teşebbüsünün sebep olacağı değer artışları ile ilerisi için düşünülen kullanma şekillerine göre getireceği kâr dikkate alınmaz.” kuralı gereğince dava konusu taşınmazda kamulaştırmasız el atılmak suretiyle yapılan park ve yol nedeniyle meydana gelen değer artışının taşınmaz bedelinin hesaplanmasında dikkate alınmaması gerektiğinin düşünülmemesi,
4-Taşınmaz üzerinde bulunan tuvalet binası ve park tesisleri gibi müştemilatların ayrı ayrı nitelikleri belirtilerek resmi birim fiyatları üzerinden değerlerinin tespit edilmesi gerekirken herhangi bir açıklamada bulunulmadan hepsine toplam 75.889,00 TL olarak tek fiyat tespit edilmesi,
5-Arsa niteliğindeki bir taşınmaz için ecrimisil bedeli hesaplanırken taşınmazın bulunduğu mevkideki diğer arsaların dava tarihinden geriye doğru ecrimisil istenen süre içinde kiraya verilip verilmedikleri, veriliyor ise nasıl ve ne şekilde kiralandıklarının taraflardan delilleri sorulmak suretiyle tespit edilip, emsal kira sözleşmeleri ibraz ettirilerek emsal karşılaştırması yapılmak suretiyle bedel tespit edilmesi gerekir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda bu yönde bir inceleme yapılmadan genel ifadelerle ecrimisil bedeli tespit edilerek eksik inceleme ile karar verilmesi,
6-11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun değiştirilen Geçici 6. maddesinin 7 ve 13. fıkralarında getirilen “Bu madde kapsamında açılan davalarda mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespiti davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir.” ve “…bu fıkra kapsamında kalan taşınmazlar hakkında açılan ve kesinleşmeyen davalarda da uygulanır.” düzenlemeleri karşısında el atmanın önlenmesi davası açısından harç ve vekalet ücretinin maktu olarak belirlenmesi gerekirken dava değeri esas alınarak nispi oran üzerinden hüküm kurulması,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.