YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/19794
KARAR NO : 2014/18460
KARAR TARİHİ : 18.12.2014
MAHKEMESİ : Manisa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 01/07/2014
NUMARASI : 2010/247-2014/453
Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak taşınmaz bedeli ile ecrimisilin tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmışsa da hüküm kurmaya elverişli değildir.
Şöyle ki;
1-Ecrimisile hükmedilebilmesi için taşınmazın bulunduğu mevkideki diğer arsaların kiraya verilip verilmedikleri, veriliyo iseler nasıl ve ne şekilde kiraya verildiklerinin taraflardan delilleri sorulmak suretiyle tespit edilmesi, varsa emsal kira sözleşmeleri ibraz ettirilerek buna göre düzenlenecek bilirkişi raporu sonucuna göre karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, soyut ifadelerle ecrimisil bedeli tespit eden rapora göre eksik inceleme ile hüküm kurulması,
2-Kamulaştırmasız el atma davalarında da uygulanan 2942 sayılı Yasanın 4650 sayılı Yasa ile değişik 11.maddesinin 1.fıkrasının (d) bendi gereği emlak vergi değerlerinin de dava konusu taşınmazın emsalle karşılaştırmasında gözönünde tutulması ve buna göre dava konusu 3551 ada 1 parsel sayılı taşınmaz ile somut emsal alınarak incelenen 2304 ada 3 parsel sayılı taşınmazın 2007 ve 2009 yılı itibariyle emlak vergisine esas tutulan asgari m² değerlerinin ilgili belediye başkanlığından getirtilip karşılaştırılarak değerlendirmeye esas alınan oranlar fahiş ölçüde farklı olduğunda bu farklılık ve çelişkinin giderilmiş olması gerektiği düşünülmeden eksik incelemeyle hüküm kurulması,
3-Bilirkişi kurulunca somut emsal alınarak incelenen 2304 ada 3 parsel sayılı taşınmazın değerlendirmeye esas alınan satış tarihi 02.03.2005 itibariyle, dava konusu taşınmazın ise 05.07.2007 ve 15.10.2009 olan değerlendirme tarihleri itibariyle imar düzenlemesi sonucu oluşmuş imar parseli olup olmadıkları, imar parseli iseler düzenleme ortaklık payının düşülüp düşülmediği, düşülmüş ise oranının belediye başkanlığı imar ve tapu müdürlüklerinden tespiti, özellikle bu kapsamda söz konusu parsellerin ilk tesisinden itibaren tüm tedavüllerini gösterir tapu kayıtları ile dava konusu taşınmazın kök parseli olan 1002 ada 17 parsele ilişkin imar uygulamasına ait dağıtım cetvelleri ve ilgili belgelerin dosya içerisine getirtilip incelenen emsal imar parseli olup da dava konusu taşınmazın bu nitelikte olmaması halinde, dava konusu taşınmazın yapılacak karşılaştırmadan sonra bulunacak değerinden İmar Yasası’nın 18.maddesinin 2. fıkrası gözetilerek, düzenleme ortaklık payına tekabül edecek oranda indirim yapılması gerekeceği de dikkate alınmadan eksik incelemeyle hüküm kurulması,
4-Yol ve park olarak el atıldığı anlaşılan ve bedeline hükmedilen taşınmazın A harfiyle gösterilen 664 m² lik kısmının davalı idare adına park olarak tesciline, B harfiyle gösterilen 2304,97 m² lik kısmın ise yol olması sebebiyle tapudan terkinine karar verilmesi gerekirken tamamının idare adına tesciline karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 18.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.