YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1897
KARAR NO : 2014/6184
KARAR TARİHİ : 03.04.2014
MAHKEMESİ : Salihli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 12/11/2013
NUMARASI : 2013/58-2013/821
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından
temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
1-Kamulaştırma Yasasının 4650 sayılı Yasayla değişik 11.maddesinin 1. fıkrasının arazilere ilişkin (f) bendinde, taşınmazın kamulaştırma (dava) tarihindeki mevkii ve şartlarına göre olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden değerinin belirleneceği öngörülmekte olup, bu yöntemle değerinin saptanmasında münavebeye alınacak ürünler yönünden sulu ya da kuru tarım arazisi niteliğinde olup olmaması önem taşır. Mahallinde yapılan keşif sırasında bu yönde bir tespit yapılmamış olduğu halde, bilirkişi kurulu raporunda herhangi bir açıklamaya yer verilmeden gözlemlerimiz sonucu taşınmazın sulu tarım arazisi olduğuna kanaat getirilmiştir denilerek buna göre değer biçilmiştir. Sulama kaynağının ne olduğu açıkça gösterilmeden (taşınmazın üzerindeki bir su kaynağından veya yakınındaki bir dereden sulanıp sulanmadığı), kaynaktan alınan suyun taşınmazın tamamında ve her mevsim için fiilen yeterli olup olmadığı, dereden sulanıyorsa bu suyun kendi doğal akışı ile mi yoksa özel bir pompalama ya da başka bir sistemle mi taşınmaza ulaştığı, yeraltı suyundan hangi sistemle yararlanıldığı konusunda ayrıntılı bir araştırma yapılarak belirlenmeden; pompalama ile sulama varsa bunun için yapılacak giderlerin de üretim masraflarına eklenmesi gerektiği düşünülmeden düzenlenen bilirkişi kurulu raporuna göre karar verilmesi,
2-Dava konusu taşınmazın kamulaştırılan ve davacı idare adına tesciline karar verilen alanının kararda TL olarak yazılmış olması,
3-Dava konusu taşınmazın tespit edilen kamulaştırma bedelinin hükümde açıkça gösterilmemiş olması,
4-Dava konusu taşınmaz üzerinde yer alan ipoteklerin kamulaştırma bedeline yansıtılmaması,
5-Davada kendisini vekil ile temsil ettiren idare yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 03.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.