Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2014/18684 E. 2014/17584 K. 04.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/18684
KARAR NO : 2014/17584
KARAR TARİHİ : 04.12.2014

MAHKEMESİ : Sulh Hukuk Mahkemesi

Dava dilekçesinde, ortaklığın satış suretiyle giderilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı … tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
Davacılar vekili dava dilekçesinde; … Belediye Başkanlığı’nın 17.05.2011 tarihli kararı ile 4-5 ve 27 sayılı parsellerin birbiriyle şuyulandırıldığını, bu parsellerin tevhit edilmesi sonucu 134 ada 31 parsel sayılı taşınmazın oluştuğunu, davacıların ve davalının bu oluşan yeni parselde paydaş olduklarını, dava konusu taşınmazdaki ortaklığın satış suretiyle giderilmesini istemiştir
Dava konusu taşınmazın diğer parsellerin birleşmesinden oluşmuş imar parseli olduğu ve dava konusu taşınmazın üzerinde 2 adet yapının bulunduğu ve paydaş sayısının 3 kişi olması karşısında ortaklığın aynen taksim suretiyle giderilmesinin mümkün olmadığı dosya içeriğinden anlaşıldığından, mahkemece dava konusu taşınmazdaki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.
Ancak;
Satış yoluyla ortaklığın giderilmesi istenilen taşınmaz üzerinde yapı vs. gibi muhtesat Türk Medeni Kanunu’nun 684. maddesi uyarınca arzın bütünleyici parçaları sayıldığından arz ile birlikte satışına karar verilir. Fakat bunların bir kısım paydaşlara aidiyetine ilişkin tapuda şerh varsa veya bu hususta tüm paydaşlar ittifak ediyorsa öncesi itibarıyla tapu kaydından veya paydaşlardan birine ait olduğu sonucuna varılabiliyorsa o takdirde değerlere göre oran kurulması ve satış parasının bu oran esas alınarak dağıtılması gerekir. Oran kurulurken muhtesatın ve arzın dava tarihi itibarıyla ayrı ayrı değeri belirlenip bu değerler toplanarak taşınmazın tümünün değeri saptanır. Bulunan bu değerde de muhtesata ve arza isabet eden oranlar yüzde itibariyle belirlenir. Satış bedelinin dağıtımında bulunan bu yüzde oranlar gözönünde tutularak muhtesata isabet eden bedel sadece muhtesat sahibine veya paydaşlarına, arza isabet eden bedelin de payları oranında tüm paydaşlara verilmesi gerekir.
Mahkemece yukarıda açıklanan hususlarda araştırma yapılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 04.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.