Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2014/1862 E. 2014/12839 K. 18.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1862
KARAR NO : 2014/12839
KARAR TARİHİ : 18.09.2014

MAHKEMESİ : İzmir 9. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 21/11/2013
NUMARASI : 2012/391-2013/567

Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el atma davasında saklı tutulan bölümün tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dava, kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak taşınmaz bedelinin tahsili için açılan ilk davada saklı tutulan fiilen el atılan bölüme yönelik bedelin davalı taraftan tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece davacının uzlaşma yoluna gitmeden dava açtığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile değiştirilen 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun Geçici 6. maddesinin 10. fıkrasında “Vuku bulduğu tarih itibari ile maddenin kapsamında olan kamulaştırmasız el koymadan dolayı bu maddenin yürürlüğe girmesinden önce tazmin talebiyle dava açmış olanlar; bu madde hükümlerine göre uzlaşma yoluna gitmeyi isteyip istemediklerini bu maddenin yürürlüğe girmesinden itibaren üç ay içinde idareye ve mahkemeye verecekleri dilekçeler ile bildirebilirler. …bu madde hükümleri karara bağlanmamış veya kararı kesinleşmemiş tüm davalara uygulanır.” şeklinde düzenleme getirilmiştir.
Dava konusu somut olay incelendiğinde, kamulaştırmasız el atma nedeni ile tazminat davasının yukarıda açıklanan yasa maddesinin yürürlüğe girmesinden önce 05.09.2012 tarihinde açıldığı ve dava tarihi itibariyle uzlaşmaya başvurulduktan sonra dava açılmasını dava şartı sayan ve yukarıda açıklanan yasa maddesinin yürürlükte olmadığı ve yasanın yürürlüğe girdiği tarihte derdest olan davalarla ilgili olarak uzlaşma yoluna başvurulması isteğe bağlı olduğu ve yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 3 ay içinde kullanılacak bu hakka ilişkin sürenin geçtiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece yukarıda belirtilen hususlar dikkate alınarak bir karar verilmesi gerekirken, yetersiz araştırma, eksik inceleme ve yerinde olmayan gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.