YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/16149
KARAR NO : 2014/14051
KARAR TARİHİ : 13.10.2014
MAHKEMESİ : İncesu Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 30/12/2013
NUMARASI : 2012/73-2013/241
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme sonucu alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli değildir.
Şöyle ki;
Kamulaştırma Yasası’nın 10. maddesi ile bedelin tespiti esaslarını düzenleyen 11. maddenin (g) bendi hükmüne göre; kamulaştırılacak taşınmazın arsa olarak kabulü halinde kamulaştırma (değerlendirme) gününden önceki dava konusu taşınmaz ile aynı özelliklere sahip emsallerin satış değeri esas alınarak değerinin tespit edilmesi gerekir.
Bu esaslara göre gerçekçi ve doğru sonuçlara ulaşılabilmesi için ana amaç; emsal alınan taşınmazın satış tarihinin değerlendirme tarihinden önce ve değerlendirme tarihine yakın bulunması, dava konusu taşınmaza örnek teşkil edebilecek nitelikte, dava konusu taşınmaz ile aynı veya yakın semtlerde bulunması, topografik yapısı, manzarası, konumu, üzerinde yapılabilecek inşaat ve katlar için izin ve ruhsat sınırları, yüzölçümleri, imar uygulamasına konu edilmiş olup olmadıkları, sokak, cadde veya şehir alanlarına cepheleri ve mesafeleri gibi yönlerden benzer ya da yakın özelliklere sahip bulunması gereklidir.
Bilirkişi kurulunun somut emsal olarak aldığı Anbar Mahallesi 10159 ada 77 parsel sayılı taşınmazın; konumu itibariyle merkez ilçe Melikgazi sınırlarında kaldığı ve dava konusu taşınmaz ile benzer özellikleri taşımadığı anlaşılmaktadır. Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarına ve Kamulaştırma Yasasının 11. maddesine göre, emsal alınacak taşınmazların dava konusu taşınmazlarla benzer özellikler taşıması ve yakın konumda bulunması gerekir.Dava konusu taşınmazla aynı ilçe sınırlarında bulunmadığı gibi benzer özellikler taşımadığından bu taşınmazın emsal olarak kabulü ile değer biçilmesi doğru görülmemiştir.
Mahkemece tarafların sunacağı ya da re’sen getirtilecek kayıtlar üzerinden yukarıda açıklanan ilkelere uygun İncesu ilçe sınırlarında taşınmaz satışları araştırılarak emsal olabilme niteliklerine uygun bulunanlar tespit edilip bu emsallerin 11. maddenin (d) bendinde öngörülen vergiye esas olmak üzere ilgili belediyelerce bulundukları cadde veya sokak için değerlendirme tarihindeki asgari m² değerleri getirtilip, dava konusu taşınmazın değerlendirme, emsal taşınmazların ise değerlendirmeye esas alınan satış tarihleri itibarıyla imar düzenlemesi sonucu meydana gelen imar parselleri olup olmadıkları da belediye imar ve tapu müdürlüklerinden araştırılıp bu emsallere göre ve ayrıntılı olarak karşılaştırma yapan raporlar alınarak oluşacak duruma göre karar verilmelidir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.