YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12528
KARAR NO : 2014/12886
KARAR TARİHİ : 18.09.2014
MAHKEMESİ : Ankara Sincan 1. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 05/09/2013
NUMARASI : 2012/1554-2013/1086
Davacı vekili dava dilekçesinde, ortak alana yapılan müdahalenin sona erdirilerek, ortak alanın mimari projeye uygun eski hale getirilmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dava dilekçesinde, davalılardan G.. Ç.. ‘ın maliki olduğu 29 nolu bağımsiz bölümün site içerisindeki yola müdahale ederek yolun bir kısmını bahçesine katması nedeniyle müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirilmesini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir .
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin ve özellikle bilirkişi raporunun incelenmesinde, dava konusu taşınmazın peyzaj projesindeki yol ile dava konusu müdahale iddiasında bulunulan zeminde fiilen kullanılan yolun örtüşmediği, farklı konumlarının bulunduğu, peyzaj projesine göre fiilen kullanılan yolun aslında dava konusu taşınmaza tecavüzlü olduğu belirtilmiş ise de; Dairemizin geri çevirme kararı sonrası, yönetim tarafından davalılardan G.. Ç..’ın maliki olduğu 29 numaralı bağımsız bölümün arka ve yan tarafında bulunan bahçenin ilgili bağımsız bölüme tahsisine ilişkin olarak alınan kat malikleri kurul kararının bulunmadığının belirtildiği, böylece davalıların peyzaj projesine göre site ortak alanı olan bahçenin yönetim planında veya projesinde tahsisine ilişkin bir düzenlemenin de yer almadığı anlaşılmakla bina oturum alanı dışında kalan bölüm ortak kullanım alanı olarak kabul edilmelidir. Buna göre, davalıların peyzaj projesine göre site ortak alanı olan bahçeyi kendi kullanıma kattığı anlaşılmıştır.
634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 19. maddesinin ikinci fıkrasında, kat maliklerinden birinin, bütün kat maliklerinin beşte dördünün yazılı rızası olmadıkça anataşınmazın ortak yerlerinde inşaat, onarım, tesis ve değişiklik yaptıramayacağı öngörülmüş olup, Yasanın bu açık hükmü dikkate alınarak davalıların ortak kullanım alanına yaptığı inşaat ve tesislerin ayrıca kullanımına aldığı alanın bilirkişiye tespit ettirilerek davacı istemi de göz önüne alınarak sonucuna göre karar vermek gerekirken yetersiz bilirkişi raporu ile salt projede dava konusu yerin yol olarak görülmediği gerekçesi ile davanın reddi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.