Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2014/12223 E. 2014/17811 K. 08.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12223
KARAR NO : 2014/17811
KARAR TARİHİ : 08.12.2014

MAHKEMESİ :.Asliye Hukuk Mahkemesi

Dava dilekçesinde, eğitim ve öğretim giderlerinden kaynaklanan 53.534,76 TL alacağın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
1-26.02.1983 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 2802 Sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu’nun 42. maddesine göre, “İlk defa veya yeniden veya yer değiştirme suretiyle, başka yerdeki görevlere atananlar, atama emirlerinin kendilerine tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içerisinde o yere hareket ederek belli yol süresini izleyen işgünü içinde işe başlamak zorundadırlar. …… İlgilinin izinli veya raporlu olması tebligata engel olmamakla beraber (a) ve (b) bentlerindeki süreler izin ve rapor müddetinin bitmesinde başlar.” Söz konusu yasanın 43. maddesinin 1. fıkrasında ise “Hakimlik ve savcılık mesleğine ilk defa veya yeniden atanmalarda, belge ile ispat edilen zorlayıcı bir sebep olmaksızın 42 nci maddede gösterilen süre sonunda görevlerine başlamayanların atama işlemleri iptal edilir.” hükmü yer almaktadır.
Somut olayda; dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden, davalının 29.09.2005 tarihli kura kararnamesi ile …Cumhuriyet Savcılığı’na atandığı, 03.10.2005 tarihinde 20 günlük sağlık raporu alıp rapor bitimi olan 24.10.2005 tarihinde görevine dönerek atama yazısını tebellüğ ettiği, 17.11.2005 tarihinde ise,… Cumhuriyet Savcısı olarak görevine başlayış yaptığı, 28.03.2006 tarihli olurla istifası kabul edilerek 30.06.2006 tarihinde görevinden ayrıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler dikkate alındığında, mesleğe atanma işleminin iptal edilmemesi için fiilen göreve başlamak gerekmekte olup, başka bir deyişle mehil müddeti sonunda göreve başlayış yapmak mesleğe atanma işleminin tamamlayıcı unsuru olarak kabul edilmiştir. Bu durum karşısında davalının yükümlü bulunduğu mecburi hizmet süresinin fiilen çalıştığı kısmının tespitinde, mecburi hizmet ifasının başladığı tarih olarak hakimlik -savcılık statüsünü kazandığı tarih olan göreve başlama (17.11.2005) tarihinin esas alınması gerekirken, mahkemece davalının atama yazısını tebellüğ ettiği 24.10.2005 tarihini esas alan bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm kurulması,
2-HUMK.nun 388 ve 389. (HMK. 297. md) maddeleri uyarınca; hükmün sonuç kısmında istek sonuçlarından her biri hakkında taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların açık, şüphe ve tereddüde yol açmayacak şekilde gösterilmesi gerekir.
Somut olayda davacı vekili dava dilekçesinde, davalının mecburi hizmetinin eksik kalan kısmının karşılığı olan 53.534,76 TL alacağın ödeme tarihinden itibaren yasal faiziyle beraber davalıdan tahsilini istemiş olduğuna göre, mahkemece davalının sorumlu olduğu asıl borç miktarı ile birlikte bunların ödenme tarihinden itibaren dava tarihine kadar işlemiş olan faiz miktarı da bilirkişiye hesaplatılarak hüküm altına alınması, ayrıca asıl alacağa dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken, mahkemece infazda şüphe ve tereddüt oluşturacak şekilde hükmedilen miktarın ödeme tarihlerinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı tarafa iadesine, 08.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.