Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2014/11319 E. 2014/12676 K. 15.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/11319
KARAR NO : 2014/12676
KARAR TARİHİ : 15.09.2014

MAHKEMESİ : Konya 1. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 16/09/2008
NUMARASI : 2008/194-2008/1706

Dava dilekçesinde, derneğin kendiliğinden sonra erdiğinin tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Konya Valiliğinin 23.01.2008 tarihli yazısı ile; davalı A.. D..nin kuruluşuna ilişkin yapılan yazılı bildirimden itibaren 6 ay içinde ilk genel kurul toplantısını yapıp zorunlu organlarını oluşturmaması nedeniyle Türk Medeni Kanunu’nun 87/2. maddesi uyarınca derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespiti istenmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 62. maddesine göre; “Dernekler, 60. maddenin son fıkrası gereğince yapılan yazılı bildirimi izleyen altı ay içinde ilk genel kurul toplantılarını yapmak ve zorunlu organlarını oluşturmakla yükümlüdürler.” 87/2. maddesinde ise; ilk genel kurul toplantısının kanunda öngörülen sürede yapılmamış ve zorunlu organların oluşturulmamış olması halinde derneklerin kendiliğinden sona ereceği hükme bağlanmıştır.
Dosya içerisinde bulunan bilgi ve belgelerin incelenmesinden; davalı derneğin 04.05.2007 tarihinde kurulduğu, kuruluşa ilişkin yazılı bildirimin ise 24.05.2007 tarihinde yapıldığı, derneğin 11.11.2007 tarihinde ilk genel kurul toplantısını yapıp zorunlu organlarını oluşturduğu ancak genel kurul toplantı sonuçlarını Valiliğe zamanında bildirmediği, genel kurul toplantısının yapıldığı tarihten itibaren bir ay içinde mülki amirliğe bildirilmemesinin idari para cezasını gerektiren bir durum olduğu, bu nedenle Türk Medeni Kanunu’nun 87. maddesinde düzenlenen kendiliğinden sona erme olgusunun somut olayda gerçekleşmediği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler karşısında davanın reddine karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, davalı derneğin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.