YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/11182
KARAR NO : 2014/16169
KARAR TARİHİ : 13.11.2014
MAHKEMESİ : Varto Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 25/03/2014
NUMARASI : 2013/316-2014/126
Davacı dava dilekçesinde, doğum tarihinin 01.02.1977 olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı nüfus müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı G.. C.. tarafından açılan davada; doğum tarihinin 01.02.1956 olarak nüfusa kayıt edildiğini, gerçek doğum tarihinin 01.02.1977 olduğunu belirterek yaşının düzeltilmesine karar verilmesinin talep edildiği, mahkemece davanın kabulü ile doğum tarihinin 01.02.1977 olarak düzeltilmesine ve bu şekilde nüfusa tesciline karar verildiği anlaşılmıştır.
Nüfus davaları kamu düzeni ile ilişkili olup, hakim doğru kayıt oluşturmakla yükümlüdür. Dosyada bulunan Muş Devlet Hastanesinden alınan 23.01.2014 tarihli raporda davacının 22 yaş ve üzeri ile uyumlu olduğu bildirilmiştir.
Alınan bu rapor davacı yönünden düzeltilmek istenen doğum tarihini kesin olarak doğrulamamaktadır. Ayrıca 25 yaşından sonra tıbben yaş tespiti mümkün olmadığı gibi kayden 25 yaşın üzerinde olan davacı Gülnaz’ın yaşının düzeltilmesi için bu bilgi ve belgeler yeterli sayılamaz. İlgilinin doğum tarihi ile tanıkların dinlendiği tarih arasında uzunca bir zaman geçtiğinden istenen beyanlarında yanılgı olasılığı da bulunmaktadır. Bu nedenle açılan davanın reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Ayrıca,
Dosya içerisindeki mevcut nüfus kaydından, adı geçen davacının nüfusa 13/11/1958 tarihinde tescil edildiği görülmüştür. Bir kimsenin doğmadan önce nüfusa tescili mümkün olmadığı halde, doğum tarihinin 01.02.1977 olarak düzeltilmesi nüfus kayıtlarında çelişki meydana getirmektedir.
Hakim nüfus kayıtlarında düzeltme yapılmasına karar verirken, bu kayıtlar arasında çelişki meydana getirmemek ve hayatın olağan akışına ters düşecek durumlara yol açmamaya özen göstermek zorunda olup, bu hususa uyulmaması usul ve kanuna aykırı bulunmuştur.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 13.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.