Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2013/19899 E. 2014/69 K. 13.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/19899
KARAR NO : 2014/69
KARAR TARİHİ : 13.01.2014

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Dava dilekçesinde, 07.10.2008 tarihli genel kurul toplantısının iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
…’nün 18.02.2009 tarihli yazısı ile; “genel kurul ilanının … Federasyonu’nun merkezinin bulunduğu…merkezindeki yöresel bir gazetede değil de …İlçesi’nde haftalık olarak yayın yapan bir gazetede ilan edildiğini, yine genel kurul için alınması gereken yönetim kurulu kararının karar defterine değil, denetim kurulu karar defterine alındığı belirtilerek… Federasyonu’nun 07.10.2008 tarihli genel kurul toplantısının mevzuat hükümleri çerçevesinde değerlendirilerek iptaline karar verilmesi istenilmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK’nun 179. maddesinde, dava dilekçesinde bulunması gereken unsurlar sayılmış bulunmaktadır. Bunlardan bir bölümü zorunlu unsur olup, mahkemece re’sen gözetilmelidir. HUMK’nun 179. maddesinde sayılmış olmasına rağmen hukuki sebepler ve cevap süresi dava dilekçesinde bulunması zorunlu unsur değildir. Bunun dışındaki kayıtlar (ki bunlar tarafların ve varsa kanuni temsilci veya vekillerinin ad-soyad-adresleri, davanın konusu, davacının iddiasının dayanağı vakıalar ve delilleri, açık şekilde iddia ve davacı veya kanuni temsilci veya vekilin imzası) veya kayıtlardan birinin noksan olması halinde, davalı taraf dava dilekçesinin düzenlenmesinde kanuni eksiklik bulunduğu gerekçesiyle ilk itirazda bulunabileceği gibi, mahkeme de talep sonucunun açık olmaması halinde HUMK’nun 75/2. maddesine göre izahat isteyebilir.04.02.2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak 01.11.2011 tarihinde yürürlüğe giren HMK’nın 448. maddesinde “Bu Kanun hükümleri, tamamlanmış işlemleri etkilememek kaydıyla derhâl uygulanır.” hükmüne yer vermiştir. Bu durumda kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 115. maddesinde mahkemenin dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştıracağı, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar vereceği, ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verileceği, bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddedeceği belirtilmiştir. Aynı Yasanın 119.maddesinde ise; tahdidi olarak dava dilekçesinde bulunması gereken hususlar sayılmıştır. Anılan maddenin ikinci fıkrasında ise, dava dilekçesinde bulunması gereken bu unsurlardan mahkemenin adı, dava konusu ve değeri, vakıalar, deliller ve hukuki sebepler dışında kalanlardan herhangi birinin eksik bırakılmış, yazılmamış olması durumunda hakimin davacıya eksikliğin tamamlanması için kesin süre vermesi gerektiği belirtilmiştir. Bu durumda 115 ve 119. maddelerde verilen kesin sürenin bir haftalık süreyi içerdiği açıklanmıştır. Bu süre içinde eksikliğin tamamlanmaması halinde dava açılmamış sayılır.
Somut olayda; davacı tarafından mahkemeye verilen yazının usulüne uygun dava dilekçesi niteliğinde olmadığı, yasada belirtilen hususları içermediği gibi hakim tarafından davacıya eksikliklerin tamamlanması için kesin süre de verilmediği anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında mahkemece yukarıda açıklanan hususlar dikkate alınmadan ve davacıya eksikliklerin tamamlanması için kesin süre verilmeden davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.