Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2013/17901 E. 2013/16595 K. 28.11.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/17901
KARAR NO : 2013/16595
KARAR TARİHİ : 28.11.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Dava ve birleşen dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak taşınmaz bedelinin tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalı vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davalı vekili Av…. ile aleyhine temyiz olunan davacılar vekili Av…. geldiler. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosya eksiklik nedeniyle mahalline geri çevrilmiş, bu kez iade edilmekle dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
1-Sonradan yazılan gerekçeli kararın, tefhim edilen kısa karara uygun olması gerekir. Kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili bulunması, 10.04.1992 gün ve 1991/7-1992/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince mutlak bozma nedenidir.
Taraflara tefhim edilen kısa kararda (C) harfi ile belirtilen 124,55 m²’lik kısmın yol ve kaldırım olarak terkinine, (A) harfi ile gösterilen 121,25 m²’lik kısmının davalı adına tesciline karar verildiği halde gerekçeli kararda (C) ve (A) harfli kısımların yol ve kaldırım olarak terkinine denilerek çelişki oluşturacak şekilde karar verilmesi,
2-Asıl davanın davacıları …, …, …, …, …, …, … ve … olup, bilirkişi raporunda adı geçen davacılar için toplam 270.527,24 TL, birleşen davanın tek davacısı olan … için ise 53.177,64 TL tazminat hesabı yapıldığı halde mahkemece, asıl davanın davacılarından … lehine hatalı olarak birleşen davada tazminata hükmedilmesi nedeniyle asıl davada 270.527,24 TL yerine 243.581,45 TL ve birleşen davada 53.177,64 TL yerine 80.123,43 TL bedele hükmedilmesi,

3-Asıl davada davacı … ile birleşen davanın davacısı … tarafından bedeli istenen bölümlerin teknik bilirkişi raporunda (A) harfi ile belirtilen 121,25 m²’lik ve (C) harfi ile gösterilen 124,55 m²’lik kısımlar olduğu, asıl davanın diğer davacılarının bedelini istedikleri yerin de (A) harfi ile gösterilen bölüm olduğu, bilirkişi kurulu raporunda bu kısımlardaki davacılar payı karşılığının hesaplandığı ve mahkemece de bu bedele hükmedildiği, buna göre (A) ve (C) harfleri ile belirtilen kısımlardaki asıl davada …’nun birleşen davada …’nin tapu kaydındaki payının, yine (A) harfli kısımda asıl davanın diğer davacılarının tapu kaydındaki paylarının davacı lehine yol ve kaldırım olarak tapudan terkinine karar verilmesi gerekirken infazda tereddüt yaratacak şekilde pay durumları da gözetilmeden asıl davada sadece (C) harfli kısmın, birleşen davada ise sadece (A) harfli bölümün tamamının terkinine karar verilmiş olması,
4-Tapu maliki …’in adının dava dilekçesinde ve gerekçeli karar başlığında … olarak yazıldığı anlaşılmakla adı geçen davacının adının dava dilekçesinde hatalı yazılıp yazılmadığı davacı vekilinden sorularak, hatalı yazılmamış ise nüfus kaydı da dosyaya getirtilip gerektiğinde tapuda kayıt düzeltme davası açılması için uygun süre verilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemiş olması,
5-11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun değiştirilen Geçici 6. maddesinin 7 ve 10. fıkralarında “Bu madde kapsamında açılan davalarda mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespiti davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir” ve “Bu fıkra hükmü, bu fıkra kapsamında kalan taşınmazlar hakkında açılan ve kesinleşmeyen davalarda da uygulanır.” hükmü getirildiğinden taraflar lehine maktu vekalet ücreti takdir edilmesi ve maktu harca hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı yararına takdir edilen 990,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 28.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.