Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2013/17362 E. 2014/441 K. 16.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/17362
KARAR NO : 2014/441
KARAR TARİHİ : 16.01.2014

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Kamulaştırma Yasasının 11. maddesi hükmüne göre, bedel tespit davalarında öncelikle kamulaştırılan taşınmazın değerlendirme tarihindeki vasfının (arsa veya arazi) belirlenmesi, arsa vasfında ise değerlendirme tarihinden önce özel amacı olmayan emsal satışlara göre satış değeri, taşınmaz arazi vasfında ise değerlendirme tarihindeki mevki ve şartlara göre olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri esas alınmak suretiyle değerinin belirlenmesi gerekir.
Bakanlar Kurulunun Yargıtay’ca da kısmen benimsenen 28.02.1983 gün ve 1983/6122 sayılı kararı uyarınca, imar planında yer almayan bir taşınmazın arsa sayılabilmesi için belediye veya mücavir alan sınırları içinde olmakla beraber, belediye hizmetlerinden (belediyece meskûn olduğu için veya meskûn hale getirileceği için sunulan yol, su, elektrik, ulaşım, çöp toplama, kanalizasyon, aydınlatma vd.) yararlanan ve meskûn yerler arasında yer alması gerekir…. Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nün 04.06.2012 tarihli yazısında; davaya konu … parsel numaralı taşınmazın 03.04.2012 tarihinde 1/5000 ölçekli nazım imar planı kapsamına alındığı, yine aynı tarihli 1/1000 ölçekli uygulama imar planı içine alındığı, ancak 1/1000 ölçekli uygulama imar planının henüz askıya çıkmadığı bildirilmiştir. Ayrıca taşınmazın yol, su, kanalizasyon, çöp sahası v.b gibi belediye ve diğer alt yapı hizmetlerinden yararlanmadığı, etrafının meskûn ve beldenin gelişme istikametinde olmadığı da açıklanmıştır. Belirtilen niteliklerine göre dava konusu parselin “arsa” olarak kabulüne olanak yoktur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle taşınmazın arazi olarak değerlendirilmesi gerekirken arsa niteliğine göre değerlendirme yapılarak buna göre bedel belirlenmiş olması doğru görülmemiştir. Mahkemece … Müdürlüğünden değerlendirme tarihine göre münavebeye alınacak ürünlerin hangileri olduğu ve bunlara ait dekar başına ortalama verim, üretim maliyeti ve toptan satış fiyatlarına ilişkin resmi veriler ile taşınmazda bulunan kavak değerleri getirtildikten sonra arazi niteliğine göre inceleme yapacak bilirkişi kurulu oluşturularak bu verilere uygun değerlendirme yapan rapor alınmalı ve oluşacak sonuç doğrultusunda karar verilmelidir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.