YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/17236
KARAR NO : 2014/5978
KARAR TARİHİ : 01.04.2014
MAHKEMESİ : Şarkışla Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 26/04/2013
NUMARASI : 2012/212-2013/118
Dava dilekçesinde, eğitim ve öğretim giderlerinden kaynaklanan 14.654,09 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalılar tarafından Ankara 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2010/164 esas sayılı dosyası ile menfi tespit davası açıldığını, bu dosyanın 2011/39 Karar sayılı kararı ile davalıların davacı M.. B..na 13.072,34 TL borçlu olduklarına dair karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, bu nedenle 13.072,34 TL alacak ile 17.02.2011 tarihinden itibaren işlemiş faiz toplamı olan 14.654,09 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini istemiş; mahkemece, Ankara 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2010/164 Esas 2011/39 Karar sayılı dosyası ile bu dosyanın taraflarının ve dava konusunun aynı olduğu, verilen kararın 6100 Sayılı H.M.K’nun 114. Maddesi gereğince kesin hüküm teşkil ettiği, kesin hükmün hükmü veren mahkeme dahil bütün mahkeme ve tarafları bağlayacağı, yargılamanın her aşamasında ileri sürülebilen dava şartlarından olduğu gerekçesiyle, dava şartı bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin ve özellikle Ankara 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2010/164 Esas ve 2011/39 Karar sayılı dava dosyasının incelenmesinden; davacılar M.. A.., A.. U.. D.. ve K.. D.. tarafından davalı M.. B.. aleyhine açılan davada eğitim ve öğretim gideri olarak tahakkuk ettirilen 60.214,35 TL’nin 44.118,29 TL’sinden borçlu olmadıklarının tespitinin istendiği, mahkemece yapılan yargılama sonucu davacılardan K.. D.. hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına, davacılar A..U.. D.. ve M.. A..’ın davalı kuruma 47.142,01 TL borçlu olmadıklarının ve 13.072,34 TL borçlu kaldıklarının tespitine karar verildiği, kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. Bu dava dosyasında ise davalılardan borçlu olunduğu tespit olunan alacağın ve işlemiş faizinin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsili istenilmektedir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 303. maddesinde (1086 sayılı HUMK. 237) bir davaya ait şeklî anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için, her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerektiği, bir hükmün, davada veya karşılık davada ileri sürülen taleplerden, sadece hükme bağlanmış olanlar hakkında kesin hüküm teşkil edeceği düzenlemesine yer verilmiştir. Bu durumda her iki davanın talep sonucunun aynı olduğundan söz edilemez. O halde Ankara 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2010/164 Esas ve 2011/39 Karar sayılı dava dosyasında verilen ve kesinleşen hükmün bu dava dosyası açısından kesin hüküm oluşturmayacağı gözetilerek, işin esasına girilip kesinleşen bu dava dosyası da gözönünde bulundurularak tüm deliller toplandıktan sonra, 30.06.2010 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6000 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 12. ve 13. maddeleriyle 5401 Sayılı Askeri Öğrencilerden Başarı Gösteremeyenler Hakkında Kanun’a eklenen hükümler ve ayrıca 12.07.2012 günlü Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6353 sayılı Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un Geçici 1. maddesi ile yapılan düzenleme de dikkate alınarak bilirkişi incelemesi yaptırılıp oluşacak sonuç doğrultusunda bir karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 01.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.