YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/16583
KARAR NO : 2014/859
KARAR TARİHİ : 21.01.2014
MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
2942 sayılı Yasanın 4650 sayılı Yasa ile değişik 11. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendi uyarınca; bilirkişi kurulu arazi niteliğindeki taşınmazın kamulaştırma tarihindeki mevki ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelirini esas tutarak bedelin tespitinde etkili olacak bütün nitelik ve unsurları ve her unsurun ayrı ayrı değerini belirtmek suretiyle ve ilgililerin de beyanını dikkate alarak gerekçeli bir değerlendirme raporuna dayalı olarak değerini tespit etmelidir.
Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarında ise, özel ve dikkate alınması gereken haklı bir neden bulunmadıkça tarım arazilerinin olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden bilimsel yöntemle yapılacak değerlendirmede münavebeye alınacak ürünler için dekar başına elde edilecek ortalama verimi, üretim gideri ve toptan satış fiyatına ilişkin olarak ciddi istatistiki bilgilere dayalı olduğu bilinen o yerdeki gıda, tarım ve hayvancılık müdürlüğü verilerinin esas alınması aranmaktadır.
Dosya içerisinde yer alan gıda, tarım ve hayvancılık ilçe müdürlüğü verilerine göre; 2012 yılı itibariyle sulu şartlarda değerlendirmeye alınan çileğin ilk yıl ortalama verimi 200 kg, ilk yıl üretim masrafı ise 1949 TL/da olduğu halde hükme esas alınan bilirkişi raporunda sırasıyla 1200 kg ve 912,66 TL/da alınması suretiyle bedel tespit edilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 21.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.