Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2013/16312 E. 2014/1511 K. 06.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/16312
KARAR NO : 2014/1511
KARAR TARİHİ : 06.02.2014

MAHKEMESİ : Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 12/06/2013
NUMARASI : 2012/332-2013/375

Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak taşınmaz bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı dava dilekçesinde, maliki bulunduğu Kayseri İli Kocasinan İlçesi Sümer Mahallesi 620 ada 158 parsel sayılı taşınmaza davalılar tarafından fiilen el atıldığını ve ayrıca 25-30 yıldır 1/1000 ölçekli uygulama imar planında yol, park, otopark, meydan ve havuz gibi kamu hizmetine ayrılarak tahsis edildiğini ileri sürerek şimdilik 12.000 TL tazminatın dava tarihinden yasal faiziyle tahsili istenilmiştir.
Davalı K.. B.. dava konusu taşınmazın ana arter niteliğinde yol olup ana bulvar ile bütünleyici parçası olan parkın davalı büyükşehir belediyesinin sorumluluğunda olduğunu ve fiilen el atılmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Davalı B.. B.. ise imar planında gösterilen alanlara el atılmadığını ifade etmiştir.
Mahkemece dava konusu taşınmaza 5.16 m²’lik yere kaldırım yapılmak suretiyle el atıldığını ancak bu elatmanın taşınmazın bütününe ve kullanımına bir etkisinin olmadığı, davacının kullanımını sınırlandırmadığı mevcut duruma göre taşınmazın büyüklüğü ve el atılan alanın yüzölçümü değerlendirildiğinde fiili el atma olarak kabul edilemeyeceğinden hukuki el atma mahiyetinde bulunduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiştir.
Dosya içerisinde bulunan bilgi ve belgelerin ve özellikle bilirkişi kurulu raporlarının incelenmesinde, dava konusu taşınmazın 1/1000 ölçekli imar planında park, ana arter olarak yol ve meydan olarak düzenlendiği, planda 75 m² genişlikli ana arter olarak yol görünen taşınmazın 5.16 m²’lik kısmına fiilen kaldırım olarak el atıldığının tespit edildiği anlaşılmaktadır.
HMK’un 114. maddesinde öngörülen dava şartları arasında yer alan mahkemenin görev hususunun değerlendirilebilmesi açısından öncelikle el atma olgusunun niteliğinin saptanması gerekir. Bu nedenle mahkemece fiilen el atılan 5.16 m²’lik kaldırımın imar planında yol olarak öngörülen bölümün kısmen inşaatına başlanması durumunda olup olmadığı, asfalt bölümün devamının yapılmaya devam edilip edilmediği, yol olarak planlanan kısmın proje bütünlüğü içinde kısmen gerçekleştirilme halinin oluşup oluşmadığının açıkça belirlenmesi gereklidir. İmar planında öngörülen yolun plana uygun olarak fiilen gerçekleştirilmeye başlanıldığının tespiti halinde fiili el atma niteliği kabul edilerek taşınmazın plandaki tamamı hakkında bir karar verilmesi gerekir. Aksi takdirde hukuki el atma mahiyetinde bulunduğunun kabulü halinde ise sadece fiilen el atılan kısım hakkında karar verilerek diğer kısmı hakkında mahkemenin yazılı gerekçesi gibi idari yargı yerinde görülmek üzere görev yönünden dilekçenin reddi gerekecektir.
Açıklanan nedenlerle el atma olgusunun mahiyetinin tam ve denetime elverişli biçimde varlığı belirlenmeden eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 06.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.