Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2013/15517 E. 2014/3920 K. 04.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/15517
KARAR NO : 2014/3920
KARAR TARİHİ : 04.03.2014

MAHKEMESİ : Karamürsel Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 12/06/2013
NUMARASI : 2009/276-2013/574

Dava dilekçesinde, eğitim ve öğretim giderlerinden kaynaklanan 57.961,59 TL alacağın 02.07.2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenmiş, birleşen dava dilekçesinde ise, 24.707,25 TL alacağın 31.08.2000 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ve masraflarıyla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın ve birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili asıl dava dilekçesinde, davalılardan E.. S..’ın, Deniz Astsubay Hazırlama Okulundan mezun olduktan sonra astsubay olarak görev yapmakta iken mecburi hizmet yükümlülüğü tamamlanmadan 18.06.2007 tarihinde Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilişiğinin kesildiğini belirterek, TSK Personel Kanununun 112. maddesi gereğince davalının eksik kalan mecburi hizmet süresine karşılık gelen 57.961,59 TL tazminatın 02.07.2007 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini istemiş, birleşen dava dilekçesinde ise, davalılardan E.. S..’ın Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilişiğinin kesilmesi nedeniyle eksik kalan mecburi hizmet süresine karşılık gelen 24.707,25 TL tazminatın 31.08.2000 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini istemiştir. Mahkemece; davalı E.. S.. hakkında düzenlenen Gölcük Askeri Hastanesi Baştabipliği’nin sağlık kurulu raporu ile anti sosyal kişilik bozukluğu tanısı ile “B/17 F-1 28/03/2006 tarihinden itibaren askerliğe elverişli değildir, sınıf görevini yapamaz” tanısı konulduğu, bu rapora istinaden Askeri Mahkemece davalının beraatine karar verildiği, davalının beraatini sağlayan bu raporun 28.03.2006 tarihinden itibaren asker kişi sıfatını kendiliğinden ortadan kaldırıcı bir mahiyet arz ettiği, 926 Sayılı Yasanın 112. maddesinde ve TSK Personelinin Öğrenim, Eğitim, Yetiştirme Masraflarının Tespitine Dair Yönetmeliğin 5. maddesinde, Türk Silahlı Kuvvetleri’nde görev yapamaz şeklinde sağlık raporu alanlar ile vazife malulü olarak ayrılanların tazminat yükümlülüğünün olmadığının belirtildiği, bu nedenle davalılardan tazminat talep edilemeyeceği gerekçesiyle davanın ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
926 Sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu’nun 112. maddesine 03.07.2003 tarihinde 4917 Sayılı Yasa ile eklenen 5. fıkrasında “Türk Silahlı Kuvvetleri’nden her ne şekilde olursa olsun mecburî hizmet yükümlülüğünü tamamlamadan ayrılan veya ilişiği kesilen subay ve astsubaylar (Türk Silâhlı Kuvvetleri’nde görev yapamaz şeklinde sağlık raporu alanlar ile vazife malûlü olarak Türk Silâhlı Kuvvetleri’nden ayrılanlar hariç), her yıl kuvvet komutanlıkları, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı tarafından belirlenen; askerî öğrenci, subay ve astsubay nasbedildikten sonra kendilerine yapılan öğrenim, eğitim ve yetiştirme masraflarını, yükümlülük sürelerinin eksik kalan kısmı ile orantılı olarak kanunî faizi ile birlikte tazminat olarak öderler. Öğrenim, eğitim ve yetiştirme masraflarının hangi unsurlardan oluşacağı ve tahsiline ilişkin usul ve esaslar; Millî Savunma, İçişleri ve Maliye Bakanlıkları tarafından müştereken yürürlüğe konulacak yönetmelikte belirlenir” hükmü yer almaktadır. Yasanın uygulanmasını gösteren ve 17.12.2005 tarihinde yürürlüğe giren Türk Silahlı Kuvvetleri Personelinin Öğrenim, Eğitim ve Yetiştirme Masraflarının Tespitine Dair Yönetmelik’in 5. maddesinde ise, Türk Silahlı Kuvvetlerinde görev yapamaz şeklinde sağlık raporu alanlar ile vazife malûlü olarak ayrılanlar hariç olmak üzere her ne şekilde olursa olsun mecburi hizmet yükümlülüğünü tamamlamadan ayrılan veya ilişiği kesilen subay ve astsubaylar ile ilgili maliyet hesabında dikkate alınacak gider kalemleri açıklanmış; aynı yönetmeliğin 6. maddesinin (b) fıkrasında masrafların yapıldığı yıl esas alınarak, ayrıldığı ve ilişiğinin kesildiği tarihe kadar kanuni faizi hesaplanarak tazminat hesabı yapılacağı; yine yönetmeliğin geçici maddesinde ise yönetmeliğin yayımlandığı tarihte henüz ödeme yapmamış, ancak Türk Silahlı Kuvvetlerden ilişiği kesilmiş personele de bu yönetmelik hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; davalı E.. S..’ın Deniz Astsubay Hazırlama Okulunda eğitim gördükten sonra astsubay olarak görev yapmakta iken, sevk edildiği Gölcük Askeri Hastanesi Baştabipliği’nin 27.12.2007 tarihli sağlık kurulu raporu ile “anti sosyal kişilik bozukluğu nedeniyle Türk Silahlı Kuvvetleri Sağlık Yeteneği Yönetmeliği’nin B diliminde (B/17 F-1) yer aldığından 28/03/2006 tarihinden itibaren askerliğe elverişli değildir. Sınıfı görevini yapamaz” şeklinde rapor düzenlendiği, davalının TSK ile ilişiğinin kesilmesine dair 18.06.2007 tarihinde onaylanan kararda ise, “Sıralı sicil üstlerince Astsubay Sicil Yönetmeliğinin 60 ve 61. maddeleri gereğince tanzim edilen Silahlı Kuvvetlerde Kalması Uygun Değildir sicili üzerine 926 Sayılı TSK Personel Kanununun 94. madde (b) ve Astsubay Sicil Yönetmeliğinin 60. maddesinin (a) fıkrası uyarınca hakkında 5434 Sayılı Kanunun 39. maddesinin (e) fıkrası hükümleri uygulanarak sicilen re’sen emekliye sevkine, 926 Sayılı TSK Personel Kanununun 112. maddesi gereğince tazminat alınmasına, …” karar verilmiş olduğu, bu durumda, davalı E.. S..’ın TSK’dan ilişiğinin sağlık sebebiyle değil, olumsuz sicil nedeniyle kesilmiş olduğu, sözü edilen sağlık kurulu raporunun davalının sanık olarak yargılandığı Gölcük Askeri Mahkemesi tarafından yapılan yargılamaya ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.
Yukarıda sözü edilen yasa ve ilgili yönetmelik hükümleri dikkate alındığında; ancak Türk Silahlı Kuvvetlerinde görev yapamaz şeklinde sağlık raporu alanlar ile vazife malûlü olarak ayrılanlardan kalan mecburi hizmetine karşılık gelen miktarda tazminatın alınmayacağı belirtilmiş olup, onun haricinde sicilen res’en emekliye sevk edilenler tazminat ödemekten muaf tutulmamıştır.
Davalının sicilen res’en ilişiğinin kesilme işleminin yerindelik denetimini yapmak yetki ve görevi Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’ne ait olduğuna ve davalı tarafından bu taleple açılmış bir dava da bulunmadığına göre; mahkemece, davalının öğrencilik dönemine ilişkin olan masraflar ile görmüş olduğu kurslar ve diğer eğitimler nedeniyle yapılan masraflar, yukarıda açıklanan hususlar doğrultusunda ve yargılama sırasında yürürlüğe giren “6000 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama Usulü Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ile “6318 sayılı Askerlik Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”un 47. maddesiyle 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu’nun 112. maddesinin birinci fıkrasında yapılan değişiklikler ve ayrıca 09.11.2013 günlü Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş bulunan Türk Silahlı Kuvvetleri Personelinin Öğrenim, Eğitim Ve Yetiştirme Masraflarının Tespitine Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’in 1. maddesi ile yapılan düzenleme de değerlendirilerek, davalının kalan mecburi hizmetine karşılık gelen borcu ile bu borcun işlemiş faizinin bilirkişiye hesaplattırılıp belirlenen miktara hükmedilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçelerle davanın ve birleşen davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 04.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.