Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2012/12516 E. 2012/14452 K. 11.12.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/12516
KARAR NO : 2012/14452
KARAR TARİHİ : 11.12.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
1-Dava konusu taşınmaz kısmen zeytin bahçesi olarak değerlendirilmiş ve zeytin ağaçlarından yıllık 650 kg/da ürün alınacağı esas alınarak hesaplama yapılmıştır. Ülkemizde zeytin üretiminin en çok yapıldığı Marmara, Ege ve Akdeniz bölgelerinde dekar başına zeytin veriminin genelde ortalama 400-500 kg civarında olduğu yıllardır Yargıtay’a gelen kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkin dava dosyalarından bilinmektedir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda zeytinde verimin 650 kg üzerinden değerlendirme yapıldığı belirtilmiş ise de ülke genelinde geçerli olan ortalama miktarın dikkate alınması ve böylece en fazla 500 kg verim miktarına göre hesaplama yapılıp bedel tespit edilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
2-Dava konusu taşınmazın köy merkezine, …-Yalova-… anayoluna ve Orhangazi, … ilçe merkezlerine yakın olması, sanayi yapıları vs. yapılabilme imkanı, bölgede ihracat yapan firmaların soğuk hava depolarının, imalathanelerin bulunması gibi hususların tarım arazisi niteliğindeki taşınmazın değerinde en fazla %20 oranında objektif değer artışına neden olabileceği düşünülmeden, %50 oranında objektif değer artışı uygulayan bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm kurulmuş olması,
3-Kamulaştırma Yasasının kıymet takdir esaslarını düzenleyen 11. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca arazilerde olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelire göre değer biçilmesi gerekir. Dava konusu taşınmazın kamulaştırılan kısmının 684 m2’si üzerinde verim çağında 34 tane zeytin ağacı bulunduğuna göre kapama bahçe olarak değerlendirilmesi doğru olup, bu şekilde yapılan değerlendirme ile kamulaştırılan yerin tamamından uygun teknikle normal olarak sağlanabilecek gelir dikkate alınacağına göre taşınmaz üzerinde bulunan başka unsurların gelirinin artık zemin değerine bir katkısından söz edilemez. Başka bir deyişle kapama niteliği veren zeytin ağaçları dışındaki ağaçların değerinin de kapama bahçe olarak bulunan bedelin kapsamında kaldığı düşünülmeden hükme esas alınan raporda ceviz, hurma, dut, kavak, incir, nar, ayva ve erik ağaçlarının değerinin de kamulaştırma bedeline eklenmesi,
4-Kıymet takdir komisyonu raporuna göre taşınmazın üzerinde bulunan muhdesatın enkazı mal sahibine bırakılmıştır. Bu durum karşısında, dava konusu taşınmaz üzerindeki ağaçların enkaz bedelinin tespit edilen kamulaştırma bedelinden indirilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
5-Kamulaştırma Kanununun 10. maddesinin 8. fıkrasının son cümlesi gereğince tescil hükmü kesin olup, tescil işleminin yapılabilmesi için tapu müdürlüğüne derhal yazı yazılmasına karar verilmesi gerekirken “Kararın kesinleşmesi halinde bir suretinin tapu sicil müdürlüğüne gönderilmesine” şeklinde karar verilmesi,
6-Gerekçeli karar başlığında davalı vekilinin isminin yazılmamış olması,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı tarafa iadesine, 11.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.