Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2011/6761 E. 2011/8160 K. 04.07.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/6761
KARAR NO : 2011/8160
KARAR TARİHİ : 04.07.2011

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dava konusu taşınmaz arsa kabul edilerek bu niteliğine göre kamulaştırma bedeli tespit edilmiştir.
Geri çevirme kararı üzerine … Belediye Başkanlıkları ile … İl Özel İdaresi (İmar ve İnşaat Dairesi Başkanlığı) tarafından dosyaya gönderilen yazılarda; dava konusu …. Köyü 145 parsel sayılı taşınmazın belediye ve mücavir alan sınırları dışında, köy yerleşik alanı içinde olduğu belirtilmiştir. Mahkemece, yerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda köy sınırları içinde olduğu ve muhtarlık hizmetlerinden yararlandığı belirtilmiştir
Yargıtay’ca da benimsenen 28.02.1983 gün ve 1983/6122 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca parsellenmemiş arazi ve arazi parçalarının arsa sayılabilmesi için; belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde olması, belediye hizmetlerinin tümünden yararlanması ve fiilen meskun yerler arasında bulunması gerekir. Bu durumda dava konusu taşınmazın yukarıda açıklanan nitelikleri itibariyle tarım arazisi olarak değerlendirilmesi gerekirken arsa kabul edilip kamulaştırma bedelini buna göre belirleyen raporlara göre hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Mahkemece, dava konusu taşınmazın arazi niteliğine göre Kamulaştırma Kanunu’nun kıymet takdiri esaslarını gösteren 11. maddesinin üçüncü fıkrasının özellikle arazilere ilişkin (f) bendi gereğince taşınmaz malın mevkii ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde, ekilecek ürünler ve bu ürünlerin elde edilmesi için yapılacak harcamalar gözönünde tutularak, net gelirin hesaplanması ve bilimsel yolla değerinin bulunması, bedel tespitinde etkisi olan diğer tüm unsurlar da dikkate alınarak 4. fıkra uyarınca her bir unsurun gerekçeleri ve değere katkı oranları ayrı ayrı belirtilip dayanakları gösterilmek suretiyle değerlendirilerek kamulaştırma karşılığının belirlenmesi gerekir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı tarafa iadesine, 04.07.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.