Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2011/1035 E. 2011/2132 K. 21.02.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/1035
KARAR NO : 2011/2132
KARAR TARİHİ : 21.02.2011

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 17. maddesine göre tescil istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Yasası’nın yürürlükten kaldırılan 17. maddesi uyarınca kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili davasıdır.
Bu madde, tebliğ edilen kamulaştırma işlemine karşı adli veya idari yargı mercilerine başvurulmadığı veya bu konuda açılan davalar kesinleştiği ve mal sahibinin rızası ile taşınmazın idare adına tesciline yanaşmadığı hallerde, idarece takdir edilen ve varsa arttırılan bedelin bankaya yatırıldığını veya ilgilisine ödendiğini bildiren makbuz ve belge örnekleri ile birlikte mahkemeye verildiğinde mahkemenin verilen bu belgeleri inceleyerek kamulaştırmanın usulüne uygun tamamlandığını saptaması halinde tescile karar vereceğini hüküm altına almıştır.
Somut olayda kamulaştırma işlemine karşı adli ve idari yargı mercilerine başvurulmadığı, ayrıca kesinleşen kamulaştırma bedelinin de milli bir bankaya koşulsuz olarak bizzat hak sahipleri adına yatırıldığı dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır.
Ancak;
Dava konusu taşınmazın 17.05.1997 tarihinde 412,98 m²’si, 12.04.2000 tarihinde de 2.587,52 m²’si için kamulaştırma kararı alınmış olup, ilk kamulaştırmaya ilişkin kamulaştırma evrakı davalıların bir kısmı için “gelini …’e”, bir kısmı için ise “kardeşi …’e” 20.07.1998 tarihinde tebliğ edilmiş; ikinci kamulaştırmanın evrakı da davalılardan … …’a bizzat, diğer davalıların tebliğ evrakı, “kardeşi …’e”, 03.07.2000 tarihinde tebliğ edilmiştir. Mahkemece bu tebligatların Tebligat Yasası ve Tüzüğü hükümlerine uygun olup olmadığı ve davalıların tebliğ tarihlerinde tebligatları alan … … ve … … ile aynı çatı altında oturup oturmadıkları da araştırılıp saptanmadan ve özellikle davalı … … yönünden ilk kamulaştırmayla ilgili tebligatı alan … …’ın eşi olması ikinci kamulaştırma evrakının ise bizzat kendisine usulüne uygun tebliğ edilmesi nedeniyle bu paydaş yönünden her iki kamulaştırmanın kesinleşmiş olduğu ve onun payı ile ilgili tescil kararı verilmesi gerektiği dikkate alınmadan, kamulaştırma tebliğlerinin usulüne uygun olmadığı ve kamulaştırma bedelinin alınmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 21.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.