YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/6333
KARAR NO : 2010/10299
KARAR TARİHİ : 06.07.2010
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVALILAR : …, …, … vd.
Vek.Av….
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
1-2942 Sayılı Yasanın 4650 Sayılı Yasa ile değişik 11.maddesinin 1.fıkrasının f bendi uyarınca bilirkişi kurulu, arazi niteliğindeki taşınmaz malın kamulaştırma tarihindeki mevki ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelirini esas tutarak düzenleyeceği raporda, bedelin tespitinde etkili olacak bütün nitelik ve unsurları ve her unsurun ayrı ayrı değerini belirtmek suretiyle ve ilgililerin de beyanını dikkate alarak gerekçeli bir değerlendirme raporuna dayalı olarak taşınmaz malın değerini tespit etmelidir. Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarında ise özel ve dikkate alınması gereken haklı bir neden bulunmadıkça tarım arazilerinin olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden bilimsel yöntemle yapılacak değerlendirmede münavebeye alınacak ürünler için dekar başına elde edilecek ortalama verim, üretim gideri ve toptan satış fiyatına ilişkin olarak ciddi istatistiki bilgilere dayalı olduğu bilinen o yerdeki Tarım Müdürlüğü verilerinin esas alınması aranmaktadır.
Bu itibarla; dosyada mevcut Dumlupınar İlçe Tarım Müdürlüğü cetvelinde şeker pancarının dekara verimi 4500 kg olarak bildirildiği halde hükme esas alınan bilirkişi raporunda 5000 kg olarak alınmak suretiyle daha yüksek değere ulaşılmış olması,
./..
-2-
2010/6333-10299
2-Aynı kamulaştırma nedeniyle aynı köydeki taşınmazların kamulaştırma bedellerinin tespiti için açılan ve karara bağlanıp Dairemizce incelenen Altıntaş Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/33 Esas (Dairenin 2009/5887 E.) ve 2008/34 Esas (Dairenin 2008/5883 E.) sayılı dava dosyalarında dava konusu edilen taşınmazların değerinin belirlenmesinde münavebe ürünleri olarak buğday, şeker pancarı ve kuru fasülye üzerinden hesaplama yapılmış, sözü edilen taşınmazların 4,16 YTL. m² değerde olduğu tespit edilip bunun üzerinden hüküm kurulmuş iken eldeki bu davada bilirkişi kurulunca münavebe ürünü olarak buğday, kuru fasülye ve şeker pancarının yanında münavebe ürünleri içinde net geliri en yüksek olan patates ürünü alınmak suretiyle dava konusu taşınmaza 8,21TL/m² değer biçilmiş ve bu değer üzerinden hüküm kurulmuştur.
2942 Sayılı Kamulaştırma Yasasının 4650 sayılı Yasayla değişik 10. maddesi hükmü uyarınca dava konusu taşınmazın yerinde yaptırılan inceleme sonunda bilirkişi kurulunca 11. maddedeki esaslar doğrultusunda düzenlenen rapor ile tarafların ve bilirkişilerin beyanlarından yararlanılarak adil ve hakkaniyete uygun bir kamulaştırma bedeli tespit edilmesi gerekir. Yukarıda açıklandığı üzere aynı köyde ve aynı mevkide komşu taşınmazların bedelleri tespit edilirken münavebe ürünü olarak yörede ekilmesi mutad olan buğday ve şeker pancarının yanında kuru fasülye esas alınıp buna göre hesaplama yapılmış iken; görülmekte olan bu davada bilirkişi kurulunca sözü edilen münavebe ürünlerine ayrıca özellikle net geliri yüksek olan patates ürününün hesaba katılması suretiyle yüksek değere ulaşılması, anılan yasa maddeleri hükmü karşısında adil ve hakkaniyete uygun bir değerlendirmenin yapılmadığı sonucunu doğurmaktadır.
Saptanan bu durum karşısında mahkemece bilirkişi kurulundan münavebe ürünü olarak buğday, şeker pancarı ve kuru fasülye üzerinden değerlendirme yapan ek rapor alınıp oluşacak sonuç doğrultusunda karar verilmesi gerektiğinin dikkate alınmamış olması,
Doğru görülmemiştir.
Mahkemece, yukarda sözü edilen bozma sebepleri doğrultusunda bilirkişi kurulundan ek rapor alınmalı, alınan bu ek raporun bozmaya uygunluğu da denetlendikten sonra oluşacak sonuç doğrultusunda karar verilmelidir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 06.07.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.