Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2009/6377 E. 2009/10688 K. 23.11.2009 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/6377
KARAR NO : 2009/10688
KARAR TARİHİ : 23.11.2009

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Dava dilekçesinde, 293.738,70 ABD Doları eğitim masrafının davalılardan ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiş, hüküm davacı vekili ile davalı … tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I
Tebligat Yasasının 21 ve Tüzüğün 28’inci maddesi hükmü uyarınca yapılacak tebliğlerde, muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan hiçbiri gösterilen adreste bulunmazsa, tebliğ memurunun adreste bulunmama sebebini, anılan Tüzük maddesinde gösterilen bilmesi muhtemel kişilerden soruşturup beyanlarını tebliğ tutanağına yazıp altını imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde de bu durumu yazarak imzalaması gerekir. Bu soruşturmada, muhatap ve onun yerine tebliğ yapılabilecek kimseler, o adreste bulundukları halde tebliğin yapılacağı sırada orada mevcut olmadıklarının saptanması durumunda, Tüzüğün 30 uncu maddesine göre tebliğ memuru, tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti veya meclis azasından birine veyahut zabıta amir veya memuruna imza karşılığında teslim edip, usulünce düzenlenen ihbarnameyi, gösterilen adresteki kapıya yapıştıracak ve durumu muhatabına duyurmasını mümkünse en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da ismini ve imzasını alarak bildirecektir.
Aynı Yasanın 35. maddesine göre tebligat yapılabilmesi ise, muhataba daha önce aynı adreste yasaya uygun bir tebligat yapılmış olması koşuluna bağlıdır.
Somut olayda davalı …’a davacı vekilinin temyiz dilekçesi Tebligat Yasasının 21. maddesine göre tebliğ edilmiş, tebligat mazbatasında muhatapların adreslerinde bulunamadığı tespit edilmiş fakat bu bilgiyi veren kişinin imzası alınmadığı gibi bu durumun haber verildiği komşunun ismi yazılmamış ve imzası da alınmamıştır. Davalı …’a ise daha önce kendisine usulüne uygun bir tebligat yapılmayan adresine dava dilekçesi, mahkeme kararı ve davacı vekilinin temyiz dilekçesi Tebligat Yasasının 35. maddesi gereğince yapılmıştır. Bu durum karşısında Yasa ve Tüzüğün yukarıda açıklanan emredici kural ve koşullarına uyulmamış olması nedeni ile davalılar adına yapılan tebligatların geçerliliğinden bahsedilemez.
Buna göre mahkemece, yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutularak davalı …’a davacı temyiz dilekçesinin, …’a ise mahkeme kararı ile davacı vekilinin temyiz dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi, temyiz süresinin beklenmesi ve ondan sonra inceleme yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 23.11.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.