Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2009/14451 E. 2010/2571 K. 23.02.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/14451
KARAR NO : 2010/2571
KARAR TARİHİ : 23.02.2010

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Dava dilekçesinde eğitim ve öğretim tazminatı olarak tahakkuk ettirilen 39.646,67 YTL’nin 20.748 YTL’lik kısmından borçlu olmadıklarının tespiti, birleşen davada ise 39.646,67 YTL’nin sarf tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahili istenilmiştir. Mahkemece asıl davanın kabulüne, birleşen davanın ise kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
1-Asıl dava dosyası açısından;
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,
2-Birleşen ….. Asliye Hukuk Mahkemesinin ….Esas sayılı dosyası açısından;
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
1-Dosya içerisinde bulunan ve davalı … tarafından verilen kefalet senedine göre, davalı asıl adına tahakkuk edecek faizin 25.463.152.000 lirasını (25.463,15 YTL.) geçmemek üzere müteselsil kefil ve müşterek borçlu sıfatıyla ödeyeceğini taahhüt etmiştir. Asıl borç miktarı ödenmediğine göre, davalı kefil asıl borcun ödenmesine kadar işleyecek faizden de 25.463.152.000 lirayı (25.463,15 YTL.) geçmemek kaydı ile sorumlu tutulması gerekirken, mahkemece sadece dava tarihine kadar işlemiş 6.299,36 TL faizden sorumlu tutulmuş olması,

2-Davalı …. yüklenme senedini velayeten imzalamış olup, asıl borçlu dava tarihinde ergin olduğuna göre, hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeniyle reddi ile davalı yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, esastan reddedilerek lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmiş olması,
3- Asıl alacağın ret ve kabul oranı dikkate alınarak taraflar lehine vekalet ücretine ve bu arada harca hükmedilmesi gerekirken, asıl alacak ve işlemiş faiz toplamı üzerinden vekalet ücreti ile harca hükmedilmiş olması,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davacı tarafa iadesine, 23.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.