YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/11067
KARAR NO : 2009/943
KARAR TARİHİ : 10.02.2009
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili, dava dilekçesinde davacının nüfus kütüğüne kayıtlı …’ın davacının oğlu olmadığını bildirerek bu kaydın iptalini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
1-Davacı vekili dava dilekçesinde davalı …’ın annesinin davacı … olmayıp, … olduğunu ileri sürerek bu kişinin nüfus kütüğünde “Nadide” olan anne adının iptali ile “…” olarak düzeltilmesini istemiş, mahkemece dinlenen tanık beyanları doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içindeki bilgi ve belgelerden davalı …, …’in annesinin nüfus kütüğündeki kayıt gibi davacı … olduğunu, … olmadığını ısrarla belirtmiştir. Nüfus kayıtlarındaki düzeltme istemine ilişkin davalarda mahkemelerin hiç bir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunduğu gözetilerek, somut olayda mahkemece salt tanık beyanları ile yetinilmeyip bu iddia ile ilgili olarak DNA testi yaptırılıp alınacak rapor da gözetilerek karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
2- Hukuk Usulü Muhakemeleri Yasasının 388. maddesinde mahkeme kararının kapsayacağı hususlar açıkça belirtilmiş olup, buna göre; kararın verildiği yargılamanın son oturumuna katılan Cumhuriyet Savcısının ad ve soyadı ile sicil numarasının gerekçeli kararın başlık kısmında gösterilmemiş olması,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 10.02.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.