Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2008/10185 E. 2008/10510 K. 16.10.2008 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/10185
KARAR NO : 2008/10510
KARAR TARİHİ : 16.10.2008

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor hüküm kurmaya yeterli değildir.
Şöyle ki;
Geri çevirme kararı üzerine dosyaya getirtilen … Belediye Başkanlığının 18.08.2008 günlü yazısından dava konusu parselin belediye sınırları ve yoğun meskun alan içerisinde bulunduğu, kamulaştırılan taşınmazın yer aldığı mahallenin belediye ve diğer alt yapı hizmetlerinden (yol, su, elektrik, çöp toplama, kanalizasyon ve aydınlatma hizmetlerinden) tamamen yararlandığı ve imar planı dışında olduğu anlaşılmaktadır.
Bakanlar Kurulunun Yargıtay’ca da kısmen benimsenen 28.2.1983 gün ve 1983/6122 sayılı kararı uyarınca, imar planında yer almayan bir taşınmazın arsa sayılabilmesi için belediye veya mücavir alan sınırları içinde olmakla beraber, belediye hizmetlerinden (belediyece meskun olduğu için veya meskun hale getirileceği için sunulan yol, su, elektrik, ulaşım, çöp toplama, kanalizasyon, aydınlatma vd.) yararlanan ve meskun yerler arasında bulunması gerekir. Dosyada bulunan bilgi ve belgelerden özellikle Belediye Başkanlığının 18.8.2008 günlü yazısı içeriğinden dava konusu taşınmazın belediye sınırları içerisinde olduğu, çevresinin meskun halde bulunduğu ve belediye hizmetlerinden yararlandığı belirlenmiş olması ve Bakanlar Kurulu Kararnamesi gözetildiğinde taşınmazın arsa olduğunun kabulü ile bu niteliğine göre kamulaştırma bedelinin saptanması gerekirken bilirkişi kurulunun tarım arazisi niteliğini esas alan raporlarına itibarla hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı tarafa iadesine, 16.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.