Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2007/5362 E. 2007/5834 K. 21.06.2007 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/5362
KARAR NO : 2007/5834
KARAR TARİHİ : 21.06.2007

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı, dava dilekçesinde, nüfus kaydında “…” olan adının “… …” olarak değiştirilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı … tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı, dava dilekçesinde nüfus kütüğünde yazılı olan “…” adına “…” adının eklenmesini istemiş, buna gerekçe olarak da bazı konularda eylem yaptığından kiminin kendisine “…” kiminin de “deli”, “…”, “…” dediğinin, bunlardan rahatsız olduğunu ve nedenlerle “…” adının ilave edilmesini böylece “… ” olarak çağrılmasını istediğini bildirmiştir.
Dosyada toplanan bilgi ve belgelerden özellikle nüfus kayıt tablosu içeriğinden; davacının Ulubey Asliye Hukuk Mahkemesinin 24.4.1986 gün ve 1986/103-91 sayılı kararı ile nüfus kütüğündeki “…” adının “…” ve “…” olan soyadının “…” olarak düzeltildiği, 25.11.1950 doğumlu olan davacının sözü edilen mahkeme kararı ile ad ve soyadının düzeltilmesi sırasında 36 yaşında olmasına karşın … adına “…” adının eklenmesini istemediği ve o tarihlerde “…” adı ile çağrılıp tanındığına ilişkin herhangi bir savının bulunmadığı anlaşılmaktadır.
4721 sayılı Türk Medeni Yasası’nın 27. maddesi hükmüne göre; Ancak haklı nedenlere dayanılarak adın düzeltilmesi ya da değiştirilmesi hakimden istenebilir. Davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü hususlar adın değiştirilmesi (nüfus kaydındaki adına “…” adının eklenmesi) için haklı bir neden olmadığı gibi bu savını doğrulayan herhangi bir kanıt da gösterememiştir. Yargılama sırasında salt bir tanık davacıyı “… ” olarak bildiğini böyle çağrıldığını söylemiş ise de bu tanığın beyanı davacının adına “…” adının eklenmesi için yeterli ve inandırıcı bir kanıt olarak kabul edilemez.
Yukarıda açıklanan nedenlerle kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmesi gerekirken davanın kabulü yolunda hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.

../..

2007/5362-5834 -2-

Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 21.6.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.