YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/3102
KARAR NO : 2007/4885
KARAR TARİHİ : 28.05.2007
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme ile alınan bilirkişi kurulu raporu hükme yeterli değildir.
Şöyle ki;
1-Taşınmazın kamulaştırılan 1310.07 m2’lik kısmı üzerinde 60 adet bağ omcası bulunduğu, İlçe Tarım Müdürlüğünün dosyaya getirtilen yazılarında bağ arazilerinde dekar başına ortalama 100-120 bağ omcası bulunmakta olduğu anlaşılmakta olup, kamulaştırılan taşınmazda mevcut 60 adet omcanın 1310.07 m2’lik kısmın tamamına kapama bağ niteliği vermeyeceği açıktır. Bu durumda mevcut omcaların normal dikim koşullarında kaplayacakları alanın hesaplanması ve bu kısmın kapama bağ, geri kalan kısmın ise açık tarım arazisi olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu husus dikkate alınmadan, kamulaştırılan kesimin tamamının bağ olarak değerlendirilmiş olması,
2-Dosyada mevcut belge ve bilgilere ve özellikle fotoğraflara göre kamulaştırılan taşınmaz dere kenarında bulunmaktadır. Keşif tarihi olan Nisan ayı itibarıyla akar durumda olan bu kaynaktan taşınmazın sulanıp, sulanamayacağı hususu incelenmeden ve sulanamaz ise nedenleri açıklanmadan taşınmazın kuru tarım arazisi olarak değerlendirilmesi,
3-Yukarıda 2 nolu bentteki açıklama doğrultusunda yapılacak incelemenin sonucuna bağlı olarak kapitalizasyon faiz oranının saptanması (taşınmaz sulanabilir nitelikte ise %6 oranı uygulanmalıdır) gerektiğinin düşünülmemesi;
4-Dosyada mecut resmi verilere göre üzümün dekar başına ortalama verimi 700 kg. olduğu halde 750 kg. üzerinden değerlendirme yapılması,
5-Kamulaştırılan taşınmaza ait tapu kayıt örneğinin getirtilip davalının pasif dava ehliyetine sahip olup olmadığının saptanması gerektiğinin dikkate alınmaması,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davacı tarafa iadesine, 28.05.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.