YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/3077
KARAR NO : 2007/5256
KARAR TARİHİ : 05.06.2007
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Müdahil : …,…
Dava dilekçesinde galle fazlasına ve tevliyete ehil vakıf evladı olduğunun tespiti istenilmiş, müdahil ise vakfa mütevelli olarak tayin edilmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın davacı yönünden reddi, müdahil yönünden kabulüne dair verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davacı, temyizi ise davalı tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz edenlerden davacı vekili Av. …,… ile davalı vekili Av. … ve … geldiler.Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili 30.1.2002 günlü dava dilekçesinde, müvekkili davacı …,… Vakfı’nın galleye hak kazanan ve tevliyete ehil vakıf evladı olduğunun tespitini istemiştir. Bu davaya müdahalede bulunan … ise harçlandırdığı 27.12.2002 günlü dilekçesi ile kendisinin … Vakfına mütevelli olarak tayin edilmesi isteminde bulunmuştur.
Mahkemece; asıl davanın reddine, müdahalede bulunanın isteminin kabulüne karar verilmiştir.
1-Asıl dava yönünden; dosyadaki yazılara kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere göre, davacı …’ın…oğlu … Vakfının tevliyete müstehik vakıf evladı olduğunun tespitine ilişkin isteminin reddinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Ancak;
İskender oğlu … Vakfı senedine göre, vakfın erkek evladına galleden pay verildiği, davacının da dosyadaki mirasçılık belgesi ile Kahramanmaraş Asliye 1.Hukuk Mahkemesinin kesinleşen 1973/430-1974/391 sayılı kararı içeriğinden vakıf kurucusunun soyundan geldiği ve dolayısıyla vakıf evladı olduğu saptanmış bulunduğu gözetilerek, davacının galleye hak kazanan vakıf evladı olduğunun tespitine hükmedilmesi gerekirken bu yöndeki istemin de reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
./..
2007/3077-5256 -2-
2-Davaya müdahale de bulunan … ‘ın istemi yönünden ise; mahkemenin kararına dayanak yapılan bilirkişi raporunda … ‘ın, vakıf kurucusu…oğlu … ile soybağının kurulduğu belirtilmiş olmasına karşın dosyada toplanan bilgi ve belgelere, özellikle nüfus kayıt tabloları, Adana 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 1981/291-643 sayılı veraset ilamına göre müdahilin soybağının dedesinin dedesi … Paşa ‘ya kadar ulaştığı …’nın babasının … olduğu; … ‘in ise vakıf kurucusunun torunu … Bey’in oğlu olduğunun kanıtlanamadığı, böylece vakfeden…oğlu … ile müdahil … arasında soybağında kopukluk bulunduğundan aralarında soybağının kurulamadığı anlaşılmaktadır. Bu durum karşısında müdahilin…Oğlu … vakfının tevliyete müstehik evladı olduğu tespit edilemediğinden isteminin reddine hükmedilmesi gerekirken kabulü yolunda karar verilmesi, bu bağlamda vakfa mütevelli atanmasının 2762 Sayılı Vakıflar Yasasının 18. maddesi hükmü gereği idari işlem olduğu da gözetilmeden müdahilin vakfa mütevelli olarak tayinine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı ve davacı yararına takdir edilen 500,00YTL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa, davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 5.6.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.