YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/6630
KARAR NO : 2006/9097
KARAR TARİHİ : 13.11.2006
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme ile alınan bilirkişi raporu hükme yeterli değildir.
Şöyle ki;
1-2942 Sayılı Yasanın (4650 Sayılı Yasayla değişik) 11.maddesinin (f) bendi uyarınca arazi niteliğindeki taşınmaz malın kamulaştırma (değerlendirme) tarihindeki mevki ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden bilimsel yöntemle kamulaştırma bedeli tespit edilir.
Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarına göre tarım arazilerinin olduğu gibi kullanılması halinde sağlayacağı net gelir üzerinden bilimsel yöntemle yapılacak değerlendirmesinde, taşınmazın kuru ya da sulanabilir niteliği de gözetilerek dekar başına elde edilebilecek ortalama verim, üretim gideri ve toptan satış fiyatına ilişkin olarak ciddi istatistiki bilgilere dayalı olduğu bilinen o yerdeki Tarım Müdürlüğünün değerlendirme yılına ait verilerinin esas alınması gerekirken bilirkişi raporunda 2004 yılı verilerine göre belirlenen değere Toptan Eşya Fiyat Endeksi uygulanmak suretiyle 2005 yılı değere ulaşıldığı anlaşılmaktadır. Bu bakımdan karar tarihi itibariyle 2005 yılı verilerinin oluştuğu da gözetilerek Mihalıççık İlçe
Tarım Müdürlüğünden 2005 yılı resmi verileri getirtilip buna göre ek rapor alınması gerektiğinin düşünülmemesi,
2-Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarına göre, iklim koşulları, arazinin toprak ve topoğrafik yapısı ile bölgesindeki konumu (büyük yerleşim yerlerine uzaklığı vb) gözetildiğinde, dava konusu taşınmazın bulunduğu yerle benzer nitelikte olan ülkemizin değişik yörelerindeki sulu tarım arazilerinin değerlendirilmesinde, (değeri önemli biçimde etkileyen kanıtlanmış, farklı ve özel bir etkinin bulunması durumu dışında) kapitalizasyon faiz oranı %5 olarak alınmaktadır. Hal böyle iken, bilirkişi kurulu raporunda taşınmazın değerinin belirlenmesinde kapitalizasyon faizi oranının %5 yerine %4 olarak kabulü,
3-Dava konusu taşınmazın tamamı 159.500 m2 olup 4952,17 m2’si kamulaştırılarak geriye iki ayrı parça kalmış olup bu parçaların yüzölçümleri, konumu, kamulaştırma krokisinde gösterilen geometrik durumu ve kullanım amacı (tarım arazisi oluşu) gözönünde tutulduğunda tarımsal işletme tekniği yönünden bu kısımlarda değer kaybı meydana gelmeyeceğinin dikkate alınmamış olması,
Doğru görülmemiştir.
Mahkemece, yukarıdaki bozma bendleri hususunda bilirkişi kurulundan ek rapor alınmalı, raporun bozma gereklerine uygunluğu denetlenerek hasıl olacak sonuca göre karar verilmelidir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.11.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.