Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2006/6137 E. 2006/7783 K. 16.10.2006 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/6137
KARAR NO : 2006/7783
KARAR TARİHİ : 16.10.2006

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Mahkemece yerinde iki kez bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, bilirkişi kurullarınca dava konusu taşınmazın tarım arazisi kabulü ile bu niteliğine göre kamulaştırma bedelinin tespiti yöntem olarak doğrudur.
Ancak;
1-2942 sayılı Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik 15.maddesinin son fıkrası hükmü uyarınca bilirkişilerce yapılan değer tespitinde, idarece belgelerin mahkemeye verildiği gün esas tutulur.
Somut olayda idarece belgelerin mahkemeye verildiği (davanın açıldığı) tarih itibariyle dava konusu taşınmazın değerinin tespitinde münavebeye alınan ürünlerin İl Tarım Müdürlüğünce belirlenen 2004 yılına ilişkin dekar başına ortalama verimi ve üretim giderleri ile kg. başına ortalama toptan satış fiyatlarının esas alınması gerekirken; anılan yasa maddesine aykırı olarak 2005 yılı resmi verilerine göre hesaplama yapılması,
2-Dava konusu taşınmaz 3014 m2 yüzölçümlü olup 340 m2’si hipodrom yolu olarak kamulaştırılmıştır. Yerinde yapılan inceleme sonucu Kadastro Müdürlüğü Fen memuru tarafından düzenlenen raporda kamulaştırmadan arta kalan 2674 m2’lik kesimin iki parça halinde kaldığı anlaşılmaktadır. Tarım arazisi niteliğindeki taşınmazın kamulaştırmadan artan kesiminin iki bölüm halinde oluşu, tarımsal bütünlüğünün etkileneceği, geometrik durumu ve kullanım amacı gözönünde tutulduğunda bu yerde değer azalışı olacağı gözetilmeden taşınmazın sıfır noktasından kamulaştırıldığı gerekçesiyle değer azalışına hükmedilmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Mahkemece münavebeye alınan ürünlere ilişkin 2004 yılı resmi verileri İl Tarım Müdürlüğünden getirtildikten sonra bilirkişi kurullarından bozma nedenlerini karşılar biçimde ek raporlar alınmalı ve oluşacak sonuç doğrultusunda usuli kazanılmış hak ilkesi de gözetilerek hüküm kurulmalıdır.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.10.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.