YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/5655
KARAR NO : 2006/6253
KARAR TARİHİ : 20.07.2006
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde projeye aykırılıkların eski hale getirilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dava dilekçesinde davalı …’ın onaylı mimari projeye ve imar mevzuatına aykırı olarak anayapının dış görünüm bütünlüğünü bozacak biçimde değişiklikler yaptığı ileri sürülerek projeye aykırı bu değişikliklerin eski hale getirilmesi istenilmiş, davayı Efes l, … 1-2 apartmanı yöneticiliği açmıştır.
Dosyada toplanan bilgi ve belgelerden özellikle dairenin geri çevirme kararı üzerine getirtilen belgeler içeriğinden ana taşınmazda kat mülkiyetinin kurulmuş olduğu yönetim adına davayı açan ve bu konuda avukata vekaletname veren yönetim kurulu üyeleri …, …’in anataşınmazda bağımsız bölüm maliki olmadıkları anlaşılmaktadır. Kat Mülkiyeti Yasası hükümlerine ve Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarına göre anataşınmazda ve bu bağlamda anayapıda projeye aykırılkların eski hale getirilmesi isteği ile dava açma hak ve yetkisi doğrudan kat maliklerine tanınmış olup böyle bir davanın kat maliklerince doğrudan veya onların bu konuda yetkilendireceği yönetici (veya yönetim kurulu) tarafından açılması gerekir. Somut olayda davacı ve apartman yönetimine kat malikleri kurulunca bu davanın açılması için davadan önce veya sonrasında herhangi bir yetki verilmediği gibi yönetim kurulu üyeleri olarak avukata vekalet veren kişilerin de anataşınmazda kat malikleri olmadıkları, buna göre dava açma konusunda husumet ehliyetlerinin bulunmadığı gözetilerek davanın aktif husumet ehliyeti yokluğundan reddi yerine, davaya bakılarak uyuşmazlığın esası hakkında hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.07.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.