Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2006/4107 E. 2006/5884 K. 11.07.2006 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/4107
KARAR NO : 2006/5884
KARAR TARİHİ : 11.07.2006

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Dava dilekçesinde, ortaklığın giderilmesi istenilmiştir. Mahkemece satış yoluyla ortaklığın giderilmesine ilişkin kararın temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalılar vekili tarafından istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davalı Vek. Av. … geldi. Aleyhine temyiz olunan davacı adına gelen olmadı. Gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dosyadaki yazılara toplanan kanıtlara özellikle Belediye Başkanlığından getirtilen yazı ve bilirkişi kurulu raporları içeriği ile Kat Mülkiyeti Yasasının 10. maddesinin son fıkrası hükmüne göre üzerinde yapı bulunan dava konusu taşınmazın satılması yoluyla ortaklığın giderilmesine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur.
Ancak;
Mahkemece dava konusu taşınmazın üzerindeki yapı ve bu yapıdaki paydaşların pay oranları dikkate alınmadan HUMK.nun 388/son maddesi hükmünde öngörülen esaslara aykırı biçimde salt dava konusu parselin üzerinde bulunan muhtesatla birlikte satılarak ortaklığın giderilmesine” biçiminde hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
Şöyle ki;
Satış yoluyla ortaklığın giderilmesine karar verilen taşınmazın üzerindeki yapı vb. gibi unsurlar 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunun 684. maddesi uyarınca arzın (arsanın) “bütünleyici parçası” sayıldığından ve arza malik olan onun bütünleyici parçalarına da malik olacağından bunlarında arzla birlikte satışına karar verilecektir. Ancak bunların bir kısım paydaşlara aidiyetine ilişkin tapuda şerh varsa; bu hususta tüm paydaşların anlaşıyorlarsa veya dosya içeriğinden bilgi ve belgeler ile bu husus belirlenebiliyorsa değerlere göre oran kurulması ve satış parasının bu oran esas alınarak dağıtılması gerekir. Bu oran kurulurken taşınmaz üzerindeki yapının ve bu yapıda yer alan bağımsız bölümlerden her birinin durumu, büyüklüğü (yüzölçümü) ve konumu gözetilerek herbir paydaşın yapıda ve dolayısı ile bağımsız bölümlerde payına düşen kısımların değerleri tespit edilmeli, ayrıca herbir paydaşın tapudaki payları doğrultusunda zeminin (arsanın) değeri bulunmalı, yapı ve zemin değerleri toplanarak taşınmazın üzerindeki bütünleyici parçayla birlikte ulaştığı toplam değer saptanmalı bulunan tüm değer yapı bedeline ve zemin (arsa) kıymetine ayrı ayrı oranlanarak yüzde itibariyle ne kadarının yapıya (bağımsız bölümlere) ne kadarının arza isabet ettiği belirlenmeli, herbir paydaşın zemin ve bağımsız bölümlerdeki pay oranları gösterilmelidir. Bu durum karşısında mahkemece, taşınmazın üzerindeki bütünleyici parçası olan yapı ile birlikte satılması yoluyla ortaklığın giderilmesine ve bu taşınmazın satış bedelinin yukarıda açıklandığı şekilde belirlenen oranlara göre herbir paydaşa ödenmesine karar verilmesi gerekir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı yararına takdir edilen 450.00 YTL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.07.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.