Yargıtay Kararı 18. Hukuk Dairesi 2006/2410 E. 2006/5024 K. 12.06.2006 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/2410
KARAR NO : 2006/5024
KARAR TARİHİ : 12.06.2006

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma ile alınan bilirkişi raporu hükme yeterli değildir.
Şöyle ki;
1-Bilirkişi kurulu raporunda üzerinde kat mülkiyeti tesis edilen 163 ada 10189 parseldeki bağımsız bölümün satışı emsal alınmıştır.
Kat Mülkiyeti ya da kat irtifakı kurulu yapılardaki bağımsız bölüm satışlarında binanın niteliği, inşaat kalitesi, bağımsız bölümlerin iç düzeni, cephesi vd. satış fiyatının belirlenmesinde etkili olup, ortak yerlerden yararlanma oranı dahi satış fiyatında dikkate alındığından bu gibi satışlarda binanın değeri satış değerinden düşülmüş olsa bile yanılgıya sebebiyet verecek nitelikte olduğundan arsa değerlendirmesinde emsal olamaz. Kaldı ki taşınmazın satış değerinden bina değeri Kat Mülkiyeti Yasasının 46.maddesinin son fıkrasında öngörülen usule uygun olarak da düşülmemiştir. Bu suretle hatalı değerlendirmeyi içeren raporun hükme esas alınamayacağının dikkate alınmamış olması,
2-2942 Sayılı Yasanın 4650 sayılı Yasa ile değişik 11.maddesinin (d) bendinde vergi beyanı, kıymet takdirinde gözönünde tutulması gereken esaslar arasında sayılmıştır. Vergi beyanları ve resmi makamlarca yapılan kıymet takdirleri genellikle taşınmazın gerçek değerini tam olarak yansıtmamakta, gerçek değerinden daha düşük değerler belirlenmektedir. Ancak bu husus dava konusu taşınmaz için olduğu kadar emsal içinde geçerlidir ve emsal karşılaştırması yapılırken dikkate alınması yasa gereğidir. Bu nedenle dava konusu taşınmaz ve emsal alınan taşınmazın değerlendirme tarihi itibariyle bulundukları cadde veya sokak için belediyelerce emlak vergisine esas olmak üzere belirlenen m2 fiyatları, ilgili belediyelerden getirtilerek bu değerlere göre verilen m2 fiyatının mukayese edilmesi gerekir.
Emsalin ve dava konusu taşınmazın emlak vergisine esas değerlerinin birbirine oranı ile bilirkişi raporlarında emsal karşılaştırması sonucu değerlendirmeye esas alınan oran birbirinden fahiş ölçüde farklı ise, mahkemece bu farklılık ve çelişkinin de bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak mutlaka giderilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
3-Dava konusu taşınmaz; üzerinde kat mülkiyeti kurulu anayapının bağımsız bölümüdür. Kat mülkiyeti tesis edilen veya tamamlanmış ve iskan edilmiş kat irtifaklı yapılarda bağımsız bölümlerin değeri Kat Mülkiyeti Yasasının 46.maddesinin son fıkrası hükmüne göre bulunur. Yapının tamamı için Kamulaştırma Yasasının 11. maddesinin (h) bendi uyarınca Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca yayınlanan değerlendirme tarihindeki resmi birim fiyatları ve yapı maliyetleri hesaplarını gösteren listelere göre (yıpranma payı da düşülerek) değer verilir. Bundan sonra zemin ve yapı değerleri toplanıp kamulaştırmaya konu edilen bağımsız bölümün tapu kaydında yazılı olan arsa payına oranlamasıyla o bağımsız bölümün kamulaştırma bedeli tespit edilir. Bilirkişi raporunda bu esaslara uygun değerlendirme yapılmamış olması,
Doğru görülmemiştir.
Mahkemece yeniden emsal araştırması yapılarak bulunacak uygun emsal ve yukarıda belirtilen diğer esaslara göre yöntemine uygun şekilde değerlendirme yapılmak üzere bilirkişi kurulu raporu alınarak oluşacak sonuç doğrultusunda karar verilmelidir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.06.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.