Yargıtay Kararı 18. Ceza Dairesi 2019/518 E. 2019/4825 K. 12.03.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/518
KARAR NO : 2019/4825
KARAR TARİHİ : 12.03.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

KARAR

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
A- Sanığa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
TCK’nın 53/1-b maddesinin, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda ve TCK’nın 53/1-c maddesinin de Kanunda öngörülen biçimde, infaz evresinde resen uygulanabileceği,
Anlaşıldığından, sanık …’nin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
B- Görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükmün temyizine gelince, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak,
1- Sanığın, bir olaya müdahale eden müşteki polis memurlarına hakaret etmesi nedeniyle hakkında işlem yapılmak istendiğinde polis aracını tekmelediği ve direndiği iddia edilen olayda, tanık …, müşteki …’ın kovuşturma beyanları karşısında sanığın müştekilerin üzerine yürüdüğüne dair delil bulunmadığı, bu eylem dışında görevi yaptırmamak direnme suçunun cebir veya tehdit unsurunun ne şekilde gerçekleştiği ve polis memurlarına karşı sanığın ne şekilde direndiği kanıtlara dayalı olarak açıklanmadan yetersiz gerekçeyle hüküm kurulması,
2- Kabule göre de,
a- Sanığın, direnme eylemini birden fazla görevliye karşı işlemesine karşın, TCK’nın 43. maddesi uygulanmaması,
b-TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hüküm, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmiş olması,
c-5237 sayılı TCK’nın 53/1-(c) maddesinde yer alan hak yoksunluğunun kapsamı açısından anılan Kanun maddesinin 3. fıkrası hükmünün gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık …’nin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.