YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/8222
KARAR NO : 2019/5557
KARAR TARİHİ : 21.03.2019
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir;
Ancak;
1- Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 12/05/2015 tarih, 2013/9-594 esas, 2015/149 sayılı kararında; Türk Ceza Kanununun, “haksız fiil nedeniyle veya karşılıklı hakaret” başlıklı 129. maddesinin üçüncü fıkrasında; “Hakaret suçunun karşılıklı olarak işlenmesi hâlinde, olayın mahiyetine göre, taraflardan her ikisi veya biri hakkında verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir” şeklindeki düzenlemeyle karşılıklı hakaret halinde bazen yalnız bir tarafın, bazen ise her iki tarafın yararlanabileceği hakaret suçuna özel, şahsi bir cezasızlık yada cezada indirim hali öngörülmüştür.
“Karşılıklı hakaret” hükmünün uygulanabilmesi için;
a- Karşılıklı olarak işlenen suçların TCK’nın 125. maddesinde yer alan tanıma uygun hakaret suçundan ibaret olması,
b- İlk hakareti gerçekleştiren kişinin haksız olması,
c- Hakaretlerin karşılıklı olması,
d- Karşılıklı hakaretler arasında illiyet bağının bulunması
Şartlarının gerçekleşmesi gerekmektedir.
Bu şartların varlığı halinde, mahkemece, olayın mahiyetine göre taraflardan birisi veya her ikisi hakkında verilecek cezadan indirim yapılabileceği gibi 5271 sayılı CMK’nın 223/4-c maddesi gereğince ceza verilmesinden de vazgeçilebilecektir.
Bu açıklamalar ışığında katılanın da sanığa hakaret ettiğinin kabul edilmesi karşısında sanık hakkında TCK’nın 129. maddesinin uygulanması yerine, “ilk hakaret edenin sanık olması katılanın sanığın söylediği hakaret sözlerinin etkisi altında kalarak sanığa hakaret ettiği anlaşılmakla TCK’nın 129. maddesi uygulanmamıştır.” şeklindeki yerinde olmayan gerekçeyle sanık hakkında TCK’nın 129. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanmaması,
2- Kabule göre de;
TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi’nin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık … müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 21/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.