Yargıtay Kararı 18. Ceza Dairesi 2018/4995 E. 2019/4996 K. 14.03.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/4995
KARAR NO : 2019/4996
KARAR TARİHİ : 14.03.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

KARAR

Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “11/04/2011” yerine “14/04/2011” yazılmasının mahallinde düzeltilebilecek maddi hata niteliğinde olduğu anlaşılmakla, dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
TCK’nın 125/1. maddesinde “(1) Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilât ederek işlenmesi gerekir.” hükmüne;
Aynı Kanunun 126. maddesinde: “Hakaret suçunun işlenmesinde mağdurun ismi açıkça belirtilmemiş veya isnat üstü kapalı geçiştirilmiş olsa bile, eğer niteliğinde ve mağdurun şahsına yönelik bulunduğunda duraksanmayacak bir durum varsa, hem ismi belirtilmiş ve hem de hakaret açıklanmış sayılır.” şeklinde düzenlemeye yer verilmiştir.
Hakaret suçunun oluşabilmesi için onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil, olgu isnadı veya sövmek suretiyle bir kimsenin, onur, şeref ve saygınlığına saldırma şeklinde bir davranışın ortaya konulması, eylemin gerçek kişiye yöneltilmesi, eylemle gerçek kişi arasında aidiyet ilişkinin kurulması ve objektif olarak mağdurun hedef alındığının anlaşılması gerekmektedir.
Somut olayda, bir kısım fabrika işçisinin iş akdine son verilmesi üzerine işçilere destek olma ve bu durumu protesto etmek amacıyla gelişen olaylar kapsamında, mahkemece sanıkların kolluk görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret ettiğinin kabul edildiği anlaşılmakla, dosyada mevcut 11/04/2011 tarihinde gerçekleşen olaya ilişkin görüntü çözüm tespitinde, sanıkların saat 07.07’de kol kola girerek fabrika girişinden çekilmedikleri ve güvenlik güçlerine direndikleri, 14.25’te “ölümüne eylem, ölümüne direniş, ölmek var dönmek yok” 14.56’da “gün gelecek, devran dönecek AKP halka hesap verecek” 17.25’te “biz çocuklarımıza onurlu bir gelecek vaat ediyoruz ya siz, AKP’nin i.., yıldıramaz bizleri” dedikleri ve 18.17’de “onurunla yaşa, polis olmak kim ister, onurunla yaşa” şeklinde slogan attıklarının belirtilmesi karşısında,
a- Toplumsal olaylar kapsamında emniyet güçleriyle karşı karşıya gelindiği sırada kalıplaşmış sloganlar atıldığı göz önünde bulundurularak, sanıkların doğrudan olay yerinde bulunan kolluk görevlilerini hedef alarak slogan attıkları kanaatine ne şekilde varıldığı açıklanıp tartışılmadan ve hakaret eylemlerinin muhatabı olarak görülen görevlilerin belirlenmesi sonucunda bu kişilere, şikayetçiler için öngörülen haklardan yararlanma imkanı sağlanması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle CMK’nın 233 ve 234. maddelerine aykırı davranılması,
b- Hakaret eyleminin gerçekleştiği kabul edilen 11/04/2011 tarihli olaya ilişkin görüntüleri içerdiği belirtilen CD’nin temyiz denetimine olanak sağlayacak şekilde dosya içerisinde bulundurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanıklar … ve … müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmüş olmakla, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 14/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.