Yargıtay Kararı 18. Ceza Dairesi 2018/2412 E. 2018/14838 K. 13.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/2412
KARAR NO : 2018/14838
KARAR TARİHİ : 13.11.2018

KARAR

Hakaret suçundan sanık …’in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 125/1, 129/1, 62/1 ve 52/2. maddeleri uyarınca 1.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Akyurt Asliye Ceza Mahkemesinin 03/06/2015 tarihli ve 2014/630 esas, 2015/337 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlediğinin ihbar edilmesi üzerine, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 125/1, 129/1, 62/1 ve 52/2. maddeleri uyarınca 1.000,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Akyurt Asliye Ceza Mahkemesinin 27/09/2017 tarihli ve 2016/468 esas, 2017/183 sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 02/03/2018 gün ve 17511 sayılı istem yazısıyla Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi.
İstem yazısında; “Dosya kapsamına göre, sanık … hakkında Akyurt Cumhuriyet Başsavcılığının 22/12/2014 tarihli iddianamesinde dava konusu edilen kasten yaralama eylemi ile Akyurt Asliye Ceza Mahkemesinin yukarıda belirtilen 03/06/2015 tarihli ve 2014/630 esas sayılı kararı ile açıklanması geri bırakılan mala zarar verme suçlarına ilişkin bir karar verilmemiş ise de, dava zamanaşımı süresi içerisinde mahallinde yeniden değerlendirme yapılarak bir karar verilebileceği gözetilerek yapılan incelemede;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 225/1. maddesinde yer alan, “Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir.” şeklindeki düzenlemeye aykırı olarak, sanık hakkında tanzim edilen Akyurt Cumhuriyet Başsavcılığının 22/12/2014 tarihli iddianamesinde, müsnet hakaret suçunun işlendiğine dair bir anlatım ve sevk maddesi bulunmadığı halde, sanık hakkında dava açılmamış bir eylemden dolayı mahkûmiyet hükmü kurulmasında isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
Sanık hakkında mala zarar verme suçundan zamanaşımı süresince hüküm kurulabileceği değerlendirilerek dosya görüşüldü:
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 13.03.2012 gün ve 3/270-88 sayılı kararında belirtildiği üzere; ceza muhakemesi hukukumuzda mahkemelerce bir yargılama faaliyetinin yapılabilmesi ve hüküm kurulabilmesi için, yargılamaya konu edilecek eylemle ilgili, usulüne uygun olarak açılmış bir ceza davası bulunması gerekmektedir. 5271 sayılı CMK’nın 170/1. maddesi uyarınca ceza davası, kural olarak Cumhuriyet savcısı tarafından düzenlenecek bir iddianame ile açılır. Anılan Kanunun 170. maddesinin 4. fıkrasında da; “iddianamede, yüklenen suçu oluşturan olaylar, mevcut delillerle ilişkilendirilerek açıklanır” düzenlemesine yer verilmiştir.
CMK’nın 225. maddesinde yer alan; “hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir. Mahkeme, fiilin nitelendirilmesinde iddia ve savunmalarla bağlı değildir” şeklindeki düzenleme gereğince de hangi fail ve fiili hakkında dava açılmış ise ancak o fail ve fiili hakkında yargılama yapılarak hüküm verilebilecektir.
Anılan yasal düzenlemelere göre, iddianamede açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen eylemin dışına çıkılması, dolayısıyla davaya konu edilmeyen fiil veya olaydan dolayı yargılama yapılması ve açılmayan davadan hüküm kurulması yasaya açıkça aykırılık oluşturacaktır.
Öğretide “davasız yargılama olmaz” ve “yargılamanın sınırlılığı” olarak da ifade edilen bu ilke uyarınca, hâkim ancak hakkında dava açılmış bir fiil ve kişi ile ilgili yargılama yapabilecek ve önüne getirilen somut uyuşmazlığı hukuksal çözüme kavuşturacaktır.
İnceleme konusu somut olayda; Akyurt Cumhuriyet Başsavcılığının 22/12/2014 tarihli iddianamesiyle, sanık … hakkında yaralama ve mala zarar verme suçlarından dava açılmasına karşın, 27/09/2017 tarihli hükümde, yaralama suçunun sabit olduğu kabul edilmesine karşın, dava açılmamış hakaret suçundan sanık …’in mahkumiyetine karar verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının düzenlediği tebliğnamedeki düşünce, yapılan açıklamalara göre yerinde görüldüğünden,
1- Sanık … hakkında, Akyurt Asliye Ceza Mahkemesinin 27/09/2017 tarihli ve 2016/468 esas, 2017/183 sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca aleyhe sonuç doğurmamak üzere BOZULMASINA,
2- Aynı madde uyarınca, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, 13/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.